"Bağışlayın beni ekselansları, ben yalnızca bir maymunum... "...ve tırmanmak benim kanımda var... | Forgive me,your highness,for I am but a monkey, and it is in my nature to climb |
"Bir dağa tırmanmak istemiyorum, tek bir gün daha yaşamak istiyorum." | "I don't want to climb a mountain, I just want to live another day." |
"Spirit" her şey için çalışmak zorundaydı, Mars'ta, kelimenin tam anlamıyla, bir dağa tırmanmak zorunda kaldı. | Spirit had to work for everything, literally had to climb a mountain on Mars. |
"Tekrar geri tırmanmak, işte asıl zorluk bu." | "To climb back out again, that's the difficulty." |
# İlk kim tırmanmak ister? | ¶ Who wanna climb first ¶ |
"Dağa tırmanırım" | And I'll climb the mountain |
- Belki de artık yer değiştirip ben senin pencerene tırmanırım ha? | - Maybe it's time I started climbing in your window for a change, huh? |
- Ben tırmanırım. | I'm the climber. |
- O zaman yeniden tırmanırım. | - I'd just have to climb right back up. |
- Pencereden tırmanırım. | -I'd climb out that window. |
- Belki yine tırmanırsın. | Maybe you'll climb again someday. |
Bana bak, ya tırmanırsın, ya boğulursun asker. | Now look, you climb or you drown, soldier. |
Basamakları tırmanırsın. | Start climbing up in the ranks. |
Beni dinlersen, merdivenin basamaklarını çabucak tırmanırsın. | You stick with me and you're going to be climbing the ladder very quickly. |
Duvara bile tırmanırsın. Yolu tutarlar. | You can even climb walls, man, because they grip. |
(Haşere yukarı tırmanır) | (Vermin climbs up) |
- Bakmadığımız zamanlarda ağaçlara tırmanır. | She climbs trees when we are not looking. |
Bazen Ash kâbus gördüğünde bizim yatağımıza bile tırmanır. | Sometimes when Ash has a nightmare, he even climbs into bed with us. |
Belirsizlik aleminin loş ışığında, büyücü, sonsuz gücün koruyucusu Celestia'yı aramak için, Voldrini'nin donmuş şelalesine tırmanır. | By the dim light of the dream realm's black sun, the wizard climbs the frozen waterfall of voldrini in search of celestia, the guardian of infinite power... |
Billy herkesten iyi ağaç tırmanır. | Billy climbs a tree better than anyone. |
! Bir ağaca tırmandım? | I climbed up a tree? |
"Camden Çöplüğü'ne tırmandım." | "I climbed the Camden landfill. " |
# Başka bir ağaca daha tırmandım | ♪ l have climbed another tree |
# Dağa tırmandım ve arkama dönüp baktığımda # # kar kaplı bir tepede # # kendi yansımamı gördüm # | ♪ I climbed a mountain and I turned around ♪ ♪ and I saw my reflection ♪ ♪ in a snow-covered hill ♪ |
# En yüksek zirveye tırmandım | # I've climbed the highest peaks |
Eğer hareketsiz bir aziz istiyorlarsa, bir heykelin tepesine tırmanacağım ve kılımı dahi kıpırdatmayacağım. | If they want a plaster saint, I will climb on a plinth and I will not move a muscle. |
¤'Dağların en yükseğine tırmanacağım. ¤' | ¤'I will climb the highest of mountains ¤' |