| " Bunu üzerine atlamak lazım . " | "You gotta jump on it." |
| "Aşk çok yüksekten suya atlamak gibi bir şey" demişti... | She said it am like jumping off the high dive, love was. |
| "Eyghon bir kez çağrıldığında, ölülerin bedenlerine de girebilir... .. ancak şeytani gücü çok geçmeden bedeni eritir Bu nedenle en yakındaki ölüye ya da bilinci yitirmiş olan canlı bedene atlamak zorundadır. " | Hey, listen. "Once called, Eyghon can also take possession of the dead... ..but its demonic energy soon disintegrates the host... ..and it must jump to the nearest dead or unconscious person to continue living." |
| "Hershey Park'taki çikolata nehrine atlamak" | "jump into the chocolate river at Hershey Park." |
| "büyük mavi gökyüzüne atlamak... | "like jumping into the big, blue air... |
| "...kapıyı açtığım gibi dışarı atlarım," dedim. | I open the door and I'm gonna jump out. |
| "Benimle evlen, yoksa atlarım!" Gözdağı veriyor sandım. | "Marry me, or I'll jump!" I thought he am bluffing, |
| "Jules Mimi" BBC America'da yayınlanmadıysa aşağı atlarım. | If there wasn't a Jules and Mimi marathon on BBC America this weekend, I'd have jumped out the window. |
| "Ne düşündüğünü bilmek isterdim" dersen denize atlarım. | If you say "A penny for your thoughts" I'll jump overboard. |
| - Arabayı durdur yoksa atlarım! | -Let me out, or I'll jump! -No, you won't. |
| # Onun tüm düğmelerini açıp_BAR_kimonosunu çıkarmak # # bütün gece uğraşacaksın demek # # Bir de nasıI terletir insanı üstelik # # Kocası ansızın eve geldiğinde_BAR_çabucak atlarsın sandaletlerine # | Unwinding her kimono sash, unwinding his loin-cloth then all night long doing it and wiping off the sweat then if comes her husband, he jumps into his sandals |
| #Umarım atlarsın# | ♪ Bah, bah, bah, bah ♪ ♪ Hope you take that jump ♪ ♪ Bah, bah... ♪ |
| - Sen böyle hep insanların üzerine mi atlarsın? Yoksa kendine ait bir ofisin mi yok? | - This gonna be a thing with you, jumping out at people, or do you just not have an office of your own? |
| 03.45'te havalanır, ve şafakta atlarsın. | - Yes, sir. You take off at 3:45 a.m., and jump at dawn. |
| Almazlarsa duvardan atlarsın, sonra beni de geçirirsin. | If they will not take it, jump the wall, then get me out of here. |
| "Ayşe ip atlar!" | "Ayse jumps rope!" |
| "Kahverengi, hızlı tilki, tembel köpeğin üzerinden atlar." | "The quick brown fox jumps over a lazy dog. |
| - "Ayşe ipi atlar!" -aferin. | -"Ayse jumps rope!" -Well done. |
| - Aç tavşan atlar. | - The hungry rabbit jumps. |
| - Harper, bizim, hala en az olduğumuzu haberciye söyler Beş, uzaktan atlar. | - Harper, tell the courier we're still at least five jumps away. |
| "Sevgili millet parayı ben çaldım ve pencereden atladım. | "Dear everybody, "I stole the money and jumped out the window. |
| # Suya atladım bir dalga yaratmayı umarak # | ♪ I jumped in ♪ looking to make a wave |
| - Arabadan atladım. | - I jumped out of the car. |
| - Atladığını gördüm, ben de atladım. | - Oh, I saw you jump so I jumped. |
| - Avlunun içine atladım. Duvarın ötesine geçtim ve diğer taraftan ayrılmış oldum. | - I jumped into a courtyard, climbed over a wall and left the other part of the block. |
| Ben atlayacağım! | I will jump! |
| Ben aşağı atlayacağım. | I will jump down. |
| Dünyanın vücudumla işi bittiğinde annemin ve kız kardeşimin tırmandığından daha yüksek bir yere çıkıp oradan aşağı atlayacağım! | And once the world is finished with my body, I will climb even higher than my mother and sister, and I will jump! |
| ateş çok harlı, biraz durulsun atlayacağım. | Fire is too hot, let it cool down, I will jump. |
