Bu durum bize bir manevra yapmak için bir şans bırakmıyor ve sonunda Ruslarla birlikte savaşa sürüklenmiş olacağız. | It leaves us no room to maneuver, and the inevitable Soviet response would force us into a war. |
Bu gümüş çatal bıçaklarla manevra yapmak biraz zor oluyor... Ama sorun değil. | It's just a bit challenging maneuvering the silverware... but I'm fine. |
Yarı bozuk bir komuta modülü ve LEM ile, manevra yapmak çok zor. | With a crippled command module, and surviving by using the LEM's systems, there can be no easy maneuver. |
Stratejik manevra yaparım | I... strategically maneuver. |