Ve ayağa kalkarak Wilberforce'a... "eğer tercih; bir maymun soyundan ya da ciddi bir tartışmada ucuz, kaba noktalara alçalmak için aklını ve belagatini kullanmaya hazır birilerinin soyundan gelmek olsaydı, ...açıkçası maymunu seçerdim" dedi. | And he stood up and he said to Wilberforce that if the choice am being descended from an ape or being descended from somebody who am prepared to use his intellect and eloquence to descend to cheap, vulgar points in a serious debate, then frankly he'd prefer the monkey. |
alçalmak için, çubuğu ileri it." | to descend, push forward on the stick." |
Dünyanın ışığından, karanlık alçalır. | From the light of Earth, the dark descends. |
Güneş yerküreyi ısıtır, sıcak hava yükselir, soğuk hava alçalır. | Solar radiation heats the earth's crust, warm air rises, cool air descends. |
Oraya hızla alçalır. | It descends towards it at speed. |