Speak any language with confidence

Take our quick quiz to start your journey to fluency today!

Get started

Vazgeçmek (to give up) conjugation

Turkish
25 examples

Conjugation of vazgeçmek

Ben
Sen
O
Present tense
vazgeçerim
I give up
vazgeçersin
you give up
vazgeçer
he/she/it gives up
Past tense
vazgeçtim
I gave up
-
-
Future tense
vazgeçeceğim
I will give up
-
-
Present continuous tense
vazgeçiyorum
I am giving up
-
-

Examples of vazgeçmek

Example in TurkishTranslation in English
"Abicierum" kelimesi "vazgeçmek" demektir, "teslim olmak" değil.The word "abicierum" means "to give up", not "surrender".
"Aşkımızdan vazgeçmek istemiyorum, ya sen?" dedi."I don't want to give up our love. Do you?"
"Rock'n'Roll" yıldızı hayatından vazgeçmek istediğinden emin misin?That's going to be a little bit harder. Are you sure you want to give up the life of a rock 'n' roll star ?
- Ama bütün yiyecekten vazgeçmek zorunda mıyız?--But do we have to give up all the food?
- Bazı kusurlardan vazgeçmek zordur.Hard to give up certain vices.
"nasıl vazgeçerim.""give up my desire"
- Senin özel davanda bu işi halletmek uğruna bir aylık maaşımdan vazgeçerim.In your particular case, I'd give up a month's pay for the job.
Angela için hayatımdan vazgeçerim. Küçük bir saygınlık neymiş?I'd give up my life for Angela, so what's a little dignity?
Ben baltadan vazgeçerim sen de meclisten vazgeçersin.I'll give up the axe, and, uh... you give up the coven.
Ben istediğimde vazgeçerim mi dedin sen?What did you say when I wanted to give up?
- Bebeğinden nasıl vazgeçersin?how do you give up your baby?
...Maho'dan vazgeçersin ve bir daha karşısına çıkmazsın.Why don't you just give up, and never appear before Maho again.
Aylarca kendini Chaney'yi bulmaya adadıktan sonra şimdi nasıl vazgeçersin?How can you give up now after the many months you've dedicated to finding Chaney?
Bazen çocukların için kendi hayallerinden vazgeçersin.You know, I think that parents sometimes, they gotta give up their dreams so their kids can have one.
Ben baltadan vazgeçerim sen de meclisten vazgeçersin.I'll give up the axe, and, uh... you give up the coven.
"Babası için kim vazgeçer?""Who gives up for papa?"
- 50 dolar verirsek bebekten vazgeçer.We give her 50 bucks, she gives up her baby.
Arı birey olarak koloninin refahı için bireysel özgürlüğünden vazgeçer.She gives up her individual freedom for the wellbeing of the colony.
Birkaç denemeden hayalkırıklığı ile ayrılınca... cesareti söner ve vazgeçer.When several leads prove disappointing, she gives up, discouraged.
Gülümsüyordum çünkü annem kazandığını bildiği zaman vazgeçer.I am smiling because my mom only gives up when she know has won.
"Beyaz atlı prens" hayalimden yıllar önce vazgeçtim.I gave up on "knight in shining armor" a while ago.
"Senin için her şeyden vazgeçtim." I gave up everything for you.
'Yorulmuştum, ve sanırım vazgeçtim.'`I got tired, and I kinda gave up.
- Aramaktan vazgeçtim, çünkü geri dönmen beş gün sürüyor.I gave up because you would take like five days to call me back.
Eğer bana kediyi verirsen, çini vazodan vazgeçeceğim.You're robbing me blind... but I will give up Pottery Barn if I can just have the cat.

More Turkish verbs

Related

Not found
We have none.

Similar

vazgelmek
do

Similar but longer

vazgeçilmek
do
vazgeçirmek
discourage

Other Turkish verbs with the meaning similar to 'give up':

None found.