Silahsız ve yalnız halde ormanın içinden geri dönerek... o köylü ucube tarafından dilimlenmek istemem. | I am not going back through the woods alone, unarmed... to get sliced up by that hillbilly freak. |
İsteyeceğim son şey dilimlenmektir. Ekmek gibi dilimlenmek. | Last thing I want is to be sliced in two-- you know, like a bagel. |
Ama pencereye ulaşamam, çünkü eğer ileri gidersem, dilimlenirim. | But I can't reach the window, because if I lean forward, I am slice and diced. |
Bazı aptallar daha ince dilimlenir derler ama bu doğru değildir. | Morons talk about thin slices but that's not right. |