Bu arada böyle birine rastlamak mümkün mü? | By the way... have you come across such a guy? |
Ve George Michael da, kendi ateşli denizcisine rastlamak üzereydi. | And George Michael am about to come across a hot seaman of his own. |
Çocuklar gittin Bu rastlamak? | Where'd you kids come across this? |
Öyle ya da böyle uyanık birisine rastlarsın. | Every now and then you'll come across a smart-ass. |
Karanlık uzak bir noktada bir çifte rastlar tereddütle saldırır. | He comes across a couple in a dark remote spot and attacks with hesitation. |
- Derin düşüncelere dalmış eski resimlere bakarken bir kutuda bu elbiseye rastladım. | l've been doing a great deal of reflection looking through old photographs and l came across this dress packed away in a box. |
- şu çikolata kutusuna rastladım... | - I came across that box of chocolates... |
Altı yıl önce prova odasında gam çalışan bir çocuğa rastladım. | Six years ago... I came across a kid in a practice room working on his scales. |
Aynı isimlere elçilik görevlilerinin polisteki dosyalarında da rastladım. | I even came across similar names in police files of embassies employees. When you quoted Sartre, |
Bayan Riding Hood'a rastladım, | I came across Miss Riding Hood, |