* Bana doğru uzan ben orada olacağım... seni sevmek ve rahatlatmak için ben orada olacağım seni sevmek ve sana değer vermek için... * | ♪ Reach out for me ♪ ♪ I'll be there ♪ ♪ to love and comfort you ♪ |
- Bunu sadece beni rahatlatmak için söylüyorsun. | - You're just saying that to comfort me. |
- Hayır. - Beni rahatlatmak istediğini söylemiştin. | - You said you wanted to comfort me. |
- Neden bahsettiniz? - Babası için üzgündü. Herkesi rahatlatmak için elinden geleni yapıyordu. | He am upset about his father, doing his best to comfort everyone. |
- Onu rahatlatmak için değil. | - Not to comfort her... |
Kendimi hep bu düşünceyle rahatlattım. | I've always comforted myself with that thought. |
Onu rahatlattım sonra biri diğerine derken... | I-I comforted her and then one thing led to an... |