Ama cinsel yolla bulaşan hastalık ya da gebelikten korunmak için yine de prezarvatif kullanmanız gerektiğini unutmayın. | Just remember that you still need to use a condom unless you know you're safe from STI's and pregnancy. |
Ama hayat, hayat bombalardan daha fazla zarar veriyor. Her köşe başında ihanet var, bir acı var. O zaman, eğer hayatın tehlikelerinden korunmak için giysi giymiyorsak ölümden korunmak için giysi giymenin ne anlamı var? | but more than bombs it's life, that hurts you, at every corner there's betrayal, some pain... so if we don't wear bomb suits to save us from the dangers of life, |
Ama korunmak için ne yaptım? | But what did I do for protection? |
Ama sen korunmak istemiyorsun. | But you don't want to be protected. |
Ama voltajla oynayıp elektriği ikiye katlarsak, alarm sistemi aşırı yüklenmeye karşı korunmak için kendini kapatacaktır. | If we double the power with a voltage spike the alarm system, in order to protect itself against an overload, will shut itself down. |
Böylece içinde bulunduğun durumun seni sürükleyeceği günahlardan korunursun. | Then you won't be doing... what your sinful nature craves. |
Şimdi, bizim burada yapmak istediğimiz, sana gücünü kontrol etmeyi öğretmek, ...böylece onu kullanırsın ve aşırı yüklemeden de korunursun. | Now, what we want to do here is teach you to control your power, so that you can use it and protect yourself from overload. |
Ama sıradan bir insanın bu bürolardan haberi olmaz. Çünkü bu ulusal güvenlik ile ilgili. Tüm bilgiler sonsuza dek korunur. | The common man does not get any news about these agencies... because in the name of national security all information is forever guarded. |
- Ben korundum. | - I did. |
- Elbette korundum. | Of course I did. |