Karşılamak (to meet) conjugation

Turkish
27 examples
This is a rare verb. The more common spelling is "karşılaşmak".

Conjugation of eiti

Ben
Sen
O
Present tense
karşılarım
I meet
karşılarsın
you meet
karşılar
he/she/it meets
Future tense
karşılayacağım
I will meet
-
-
Past tense
karşıladım
I met
-
-
Present continuous tense
karşılıyorum
I am meeting
-
-

Examples of karşılamak

Example in TurkishTranslation in English
"Ben sadece seni ziyaret etmek ve Kenny ile karşılamak istedim""I just wanted to come and visit, and for you to meet Kenny.
"Yeğenim Lucy bizzat Mathurin ile karşılamak için sabırsızlanıyor.""My niece Lucy is impatient to personally meet with Mathurin.
(Gülerek) Gerçek şu ki, o chomping bit yer almaktadır karşılamak için bir bona-fide Amerikan gunfighter.The truth is, she is chomping at the bit to meet a bona-fide American gunfighter.
- Belki de kendim için onu karşılamak istedim.- Maybe I wanted to meet her for myself.
- Ben ,otele gitmekdiğerleri karşılamak gerekir .- I must go to the hotel, meet the others.
- Onu karşılamak istiyorsam, karşılarım.-If I want to meet him, I'll meet him.
Alt katta karşılarım seni.Okay? I'll meet you downstairs.
Asansörlerin orada karşılarım.I'll, uh... I'll meet them at the elevators.
Ben aileni karşılarım ve onlara herşeyi anlatırım.I'll meet with both sets of parents and tell them.
Ben aşağı inip seni lobide karşılarım, ama buraya park edemezsin.I'll come down and meet you in the lobby, but you can't park there.
Long lsland trenine binerim... ..sen de beni 4:15'te istasyonda karşılarsın.I'll justtake the Long Island Rail Road and you can meet me atthe train - the 4:15.
Onları burda karşılarsın. Sana kendi kartlarını vercekler.You'll meet 'em here and they'll give you their cards.
Wood hani bazen biriyle karşılarsın ve onun o kişi olduğunu bilirsin ya.You know Wood, sometimes you meet somebody and you just know.
- Umarım bu, beklentilerini karşılar.- I hope it meets his expectations.
- Umarım burası ihtiyacını karşılar.- Hope it meets your requirements.
Ah , Oprah McEnroe karşılar düşünüyorum ve ben size fikir olsun düşünüyorum .Uh, think Oprah meets McEnroe, and I think you get the idea.
Bu ikimizin de şartlarını karşılar.It meets your conditions.
Jiro'nun lokantası, bu standartları kolaylıkla karşılar.Jiro's restaurant easily meets these standards.
Ama sevdiğim bir insanı daha benden almasına izin vermeden önce onun ruhunu cehennemin kapısında karşılayacağım.But I will meet his soul at the gates of hell, before I let him. Take another person from me that I love.
Ben bir intikamcıyım ve sonumu gururla karşılayacağım.I am an Avenger, and I will meet my end with pride.
Ben, seni her akşam... kuliste karşılayacağım.I will meet you each evening... at the stage door.
Onları karşılayacağım.I will meet them.
Sonucu ne olursa olsun, metanetle karşılayacağım.I will meet... whatever comes with joy.
"Seni şefkat yerine isteklerimle karşıladım."I met you with demands instead of affection.
Ambulansı ben karşıladım.I met the ambulance.
Evet. kuzey tarafında onları karşıladım.Yes. I met up with them on the north side.
Grüners' Hytter'in merdivenlerinde onları karşıladım.And I met them downstairs at Griiners' hytter.

More Turkish verbs

Related

Not found
We have none.

Similar

kamçılamak
whip
kararlamak
decision

Similar but longer

karşılanmak
meet
karşılaşmak
encounter
karşıtlamak
do

Random

kangallamak
do
kapı yapmak
lead up to a subject
kaptırmak
give free rein to
karbonlamak
carburet
karınmak
profit
karşı koymak
resist
karşılanmak
meet
kaşağılatmak
do
kat çıkmak
exit times
katılmak
join

Other Turkish verbs with the meaning similar to 'meet':

None found.
Learning languages?