'Amerikan dış politikasına karşı durmak için buradalar. | 'Many are here to make a stand against American foreign policy. |
Cennetteki Babamız, sana teşekkür ediyoruz... şeytanın oyunlarına karşı durmak için dini zırhınızı giyin. | Our Father who art in heaven, we thank you for your-- Put on your spiritual armor to stand against the wiles of the devil. |
Ethan. Sangala'daki soykırıma karşı durmak dünyanın gözünde liderliğimizi ve saygın duruşumuzu pekiştirdi. | Ethan... taking a stand against the genocide in Sangala has reestablished our leadership and our moral authority in the eyes of the world. |
Korku ve öfkeye karşı durmak için... | ...To take a stand against fear and hate... |
Sana karşı durmak için birkaç kişi topladı. | He gathered the few people that he could to stand against you. |
Belki de sana karşı dururum. | Maybe I'll stand against you. |
Mezuniyetin yaklaştığı bir dünyada bir kahraman kötülüğe karşı durur. | In a world on the verge of graduation, one hero stands against evil. |
Ona karşı duracağım. | I will stand against him. |