| Example in Turkish | Translation in English |
|---|---|
| Ve biz bu etkinleştirmek istiyorsanız ... Bu doğru kripto anarşik gelecek, Bu üzerinde çalışıyor herkes, Ben, hesaba katmak olduğunu düşünüyorum onlar için gidiyoruz gerçeği Gerçekten kötü şeyler sağlayan olmak | And if we want to enable this... this true crypto- anarchic future, anyone who's working on that, I think, has to reckon with the fact that they're going to be enabling really nasty things |
| Ve tecrübesiz Matt Saracen'ın yaptığı etkiyi de hesaba katmak gerekli. | And young Matt Saracen has really emerged as a force to be reckoned with. |
| Ve şu anda sadece planın onunla hesaba katmak kendileri için Her mürettebat denemek ve kafa onları baş mücadele etmektir? | And right now your only plan to reckon with it is to try and fight them head to head, each crew for themselves? |
| Language | Verb(s) | Language | Verb(s) |
|---|---|---|---|
| English | reckon | Estonian | arvutlema,rehkendama |
| Finnish | kässätä | German | errechnen, vorrechnen |
| Lithuanian | skaitytis | Russian | причислить, причислять |
| Thai | คิดบัญชี | Vietnamese | toan tính |