Kaçmak (to run away) conjugation

Turkish
34 examples
This verb can also mean the following: skip, escape

Conjugation of eiti

Ben
Sen
O
Biz
Siz
Onlar
Present tense
kaçarım
I run away
kaçarsın
you run away
kaçar
he/she/it runs away
kaçarız
we run away
kaçarsınız
you all run away
kaçarlar
they run away
Future tense
kaçacağım
I will run away
kaçacaksın
you will run away
kaçacak
he/she/it will run away
kaçacağız
we will run away
kaçacaksınız
you all will run away
kaçacaklar
they will run away
Present continuous tense
kaçıyorum
I am running away
kaçıyorsun
you are running away
kaçıyor
he/she/it is running away
kaçıyoruz
we are running away
kaçıyorsunuz
you all are running away
kaçıyorlar
they are running away
Past tense
kaçtım
I ran away
kaçtın
you ran away
kaçtı
he/she/it ran away
kaçtık
we ran away
kaçtınız
you all ran away
kaçtılar
they ran away
Ben
Sen
O
Biz
Siz
Onlar
Past continuous tense
kaçıyordum
I was running away
kaçıyordun
you were running away
kaçıyordu
he/she/it was running away
kaçıyorduk
we were running away
kaçıyordunuz
you all were running away
kaçıyorlardı
they were running away
Present negative tense
kaçmam
I do not run away
kaçmazsın
you do not run away
kaçmaz
he/she/it do not run away
kaçmayız
we do not run away
kaçmazsınız
you all do not run away
kaçmazlar
they do not run away
Present continuous negative tense
kaçmıyorum
I am not running away
kaçmıyorsun
you are not running away
kaçmıyor
he/she/it is not running away
kaçmıyoruz
we are not running away
kaçmıyorsunuz
you all are not running away
kaçmıyorlar
they are not running away
Past negative tense
kaçmadım
I did not run away
kaçmadın
you did not run away
kaçmadı
he/she/it did not run away
kaçmadık
we did not run away
kaçmadınız
you all did not run away
kaçmadılar
they did not run away
Ben
Sen
O
Biz
Siz
Onlar
Past continuous negative tense
kaçmıyordum
I was not running away
kaçmıyordun
you were not running away
kaçmıyordu
he/she/it was not running away
kaçmıyorduk
we were not running away
kaçmıyordunuz
you all were not running away
kaçmıyordular
they were not running away
Future negative tense
kaçmayacağım
I will not run away
kaçmayacaksın
you will not run away
kaçmayacak
he/she/it will not run away
kaçmayacağız
we will not run away
kaçmayacaksınız
you all will not run away
kaçmayacaklar
they will not run away
Present interrogative tense
kaçar mıyım?
do I run away?
kaçar mısın?
do you run away?
kaçar mı?
does he/she run away?
kaçar mıyız?
do we run away?
kaçar mısınız?
do you all run away?
kaçarlar mı?
do they run away?
Present continuous interrogative tense
kaçıyor muyum?
am I running away?
kaçıyor musun?
are you running away?
kaçıyor mu?
is he/she running away?
kaçıyor muyuz?
are we running away?
kaçıyor musunuz?
are you all running away?
kaçıyorlar mı?
are they running away?
Ben
Sen
O
Biz
Siz
Onlar
Past interrogative tense
kaçtım mı?
did I run away?
kaçtın mı?
did you run away?
kaçtı mı?
did he/she run away?
kaçtık mı?
did we run away?
kaçtınız mı?
did you all run away?
kaçtılar mı?
did they run away?
Past continuous interrogative tense
kaçıyor muydum?
was I running away?
kaçıyor muydun?
were you running away?
kaçıyor muydu?
was he/she running away?
kaçıyor muyduk?
were we running away?
kaçıyor muydunuz?
were you all running away?
kaçıyorlar mıydı?
were they running away?
Future interrogative tense
kaçacak mıyım?
will I run away?
kaçacak mısın?
will you run away?
kaçacak mı?
will he/she run away?
kaçacak mıyız?
will we run away?
kaçacak mısınız?
will you all run away?
kaçacaklar mı?
will they run away?
Present negative interrogative tense
kaçmaz mıyım?
do I not run away?
kaçmaz mısın?
do you not run away?
kaçmaz mı?
does he/she not run away?
kaçmaz mıyız?
do we not run away?
kaçmaz mısınız?
do you all not run away?
kaçmazlar mı?
do they not run away?
Ben
Sen
O
Biz
Siz
Onlar
Present continuous negative interrogative tense
kaçmıyor muyum?
am I not running away?
kaçmıyor musun?
are you not running away?
kaçmıyor mu?
is he/she not running away?
kaçmıyor muyuz?
are we not running away?
kaçmıyor musunuz?
are you all not running away?
kaçmıyorlar mı?
are they not running away?
Past negative interrogative tense
kaçmadım mı?
did I not run away?
kaçmadın mı?
did you not run away?
kaçmadı mı?
did he/she not run away?
kaçmadık mı?
did we not run away?
kaçmadınız mı?
did you all not run away?
kaçmadılar mı?
did they not run away?
Past continuous negative interrogative tense
kaçmıyor muydum?
was I not running away?
kaçmıyor muydun?
were you not running away?
kaçmıyor muydu?
was he/she not running away?
kaçmıyor muyduk?
were we not running away?
kaçmıyor muydunuz?
were you all not running away?
kaçmıyorlar mıydı?
were they not running away?
Future negative interrogative tense
kaçmayacak mıyım?
will I not run away?
kaçmayacak mısın?
will you not run away?
kaçmayacak mı?
will he/she not run away?
kaçmayacak mıyız?
will we not run away?
kaçmayacak mısınız?
will you all not run away?
kaçmayacaklar mı?
will they not run away?

Examples of kaçmak

Example in TurkishTranslation in English
"Bir zamanlar küçük bir tavşan varmış, kaçmak istermiş..."Once there was a little bunny who wanted to run away...
"Gerçek şu ki, benimle kaçmak isteyene kadar Downton'da kalacağım."'The truth is, I'll stay in Downton until you want to run away with me. '
# En " kaçmak ve Vegas'a gidelim♪ Let's run away and go to Vegas"
# Pencereden kayması ve biz kaçmak ediyorum♪ Slipped through the window and we'd run away
- Ben de kaçmak zorundaydım.So I had to run away.
"Anne, bırak oynayayım, yoksa kaçarım" derdi.He'd say, "Ammz; let me play or I'll run away."
Alarm çalarsa kaçarım, böylece ikimizi birden yakalayamazlar.If the alarm goes off, I'll run away so they won't catch both of us.
Ama bazen kaçarım.But sometimes, i do run away.
Ama yarın Branson'ın gittiğini öğrenirsem kaçarım.But if I find tomorrow that Branson is missing... I'll run away, I warn you.
Bak, bazen... bazen birşeylerden ben de kaçarım.Look, sometimes... sometimes I run away from things too.
- Ne cüretle filmden kaçarsın?How dare you run away!
-Gidersem, ne kadar hızlı kaçarsın?- I need my hand. - If I let go, how fast will you run away?
Bazen bu maskeyi çıkarmak istiyorum, Bahar Balosu'ndaki gibi ama yapamam, çünkü korkup kaçarsın yine.Sometimes I wanna rip off this facade like I did at the Spring Formal but I can't, because you'll get scared and you'll run away again.
Ben hala buradayken nasıl kaçarsın!How can you run away, while I am still here? !
Benimle birlikte kaçarsın.You can run away with me.
"Silahlı adamdan herkes kaçar ama polis ona doğru gider.""Everybody runs away from a man with a gun, but a cop runs toward him"? Give me the gun, Jess.
- Nasıl bir adam eski sevgilisinden kaçar?What kind of guy runs away from his ex-girlfriend?
Ay kaçar gider.The moon runs away.
Balduin, sanki şeytan onu takip ediyormuşçasına kaçar.Balduin runs away, as if the devil was following him...
Bilmeseydim benim hatam olmazdı ve umarım bu şey kaçar.It's not my fault if I don't know, and I just hope the thing runs away.
Baharda, evden kaçacağım.In spring, I will run away from home.
Bak, baba, ben kaçacağım.Just watch, father, I will run away.
Beni korkuttun, kaçacağım.You scared me, I will run away.
Tekrar kaçacağım.I will run away again.
Ve bugün, ben senin gözlüğünü alıp kaçacağım!And today, I will run away with your glasses!
Ben kaçıyorum.I am running away.
Evden kaçıyorum.I am running away.
Harriet, evden kaçıyorum.Oh, Harriet, I am running away from home.
Onunlka birlikte kaçıyorum.I am running away with my guy.
"Evden kaçtım. ""I ran away from home.
"Senin için kendi düğünümden kaçtım...""l ran away from my wedding for you..."
- ... sadece kaçtım.I just ran away.
- 13 yaşımda yetimhaneden kaçtım ve iş hayatına atıldım ve sonunda buraya geldim,LordumAt the age of 13, I ran away from the home, and embarked upon the distinguished career which has finally brought me, M. le President, to this court.
- Annem öldü ben de kaçtım.Mum died, so I ran away.

More Turkish verbs

Related

Not found
We have none.

Similar

Not found
We have none.

Similar but longer

Not found
We have none.

Random

istihareye yatmak
do
işaretleşmek
signal
işlenmek
process
kabullenmek
accept
kâbus basmak
press nightmare
kaçınmak
avoid
kaçışmak
escape
kad çekmek
attract women
kadeh tokuşturmak
clink glasses
kafasını kaldırmak
remove the head

Other Turkish verbs with the meaning similar to 'run away':

None found.
Learning languages?