Yağlanmak conjugation in Turkish in all forms | CoolJugator.com

Translation

Ben

Sen

O

Present tense

yağlanırım

I fatten

yağlanırsın

you fatten

yağlanır

he/she/it fattens

Future tense

yağlanacağım

I will fatten

-

-

Past tense

yağlandım

I fattened

-

-

Present continuous tense

yağlanıyorum

I am fattening

-

-

Example in Turkish	Translation in English
Şimdi çiroz gibisin... ama sonbahar gelmeden bir güzel yağlanırsın.	You look like a spring herring now... but you're going to fatten up before the fall.

Related

Not found: We have none.

Similar

bağlanmak: connect
dağlanmak: do
lığlanmak: anneal to
sağlanmak: provide
yağlatmak: do
yaslanmak: get old
yaşlanmak: get old
yaylanmak: do
yıllanmak: do
yoklanmak: do
yollanmak: do
zağlanmak: do

Similar but longer

yağmalanmak: plunder

Random

üretebilmek: produce
vicdan azabı çekmek: attract remorse
vurulmak: smite
yabancılık çekmek: do
yadırgatmak: do
yağ çekmek: beslaver
yağlamak: oil
yağlatmak: do
yakıp yıkmak: harry
yalamak: lick

Other Turkish verbs with the meaning similar to 'fatten':

None found.

Language	Verb(s)	Language	Verb(s)
Azeri	kökəlmək	Dutch	aanvetten, vetmesten, vetweiden
English	fatten	Esperanto	grasigi
Estonian	nuumama, nuumuma, rammutama	Finnish	lihottaa, paksuntaa, paksuntua, pulskistaa
French	engraisser, grossir, grossoyer	Greek	παχαίνω, πεδικλώνομαι
Icelandic	fita	Italian	impinguare, impolpare, ingozzare, ingrassare, rimpinguare, rimpolpare, sagginare
Lithuanian	storėti, sustorėti, tėšti, tukti	Macedonian	дебелее, згои
Polish	dokarmiać, dotuczać, podkarmiać, podtuczyć, rozpasać, tuczyć, utuczyć	Portuguese	anafar, cevar, engordar
Romanian	îngrășa	Russian	нагуливать
Spanish	engordarse	Vietnamese	vỗ béo

Learning languages?