Yasaklamak (to ban) conjugation

Turkish
15 examples

Conjugation of yasaklamak

Ben
Sen
O
Present tense
yasaklarım
I ban
yasaklarsın
you ban
yasaklar
he/she/it bans
Past tense
yasakladım
I banned
-
-
Future tense
yasaklayacağım
I will ban
-
-
Present continuous tense
yasaklıyorum
I am banning
-
-

Examples of yasaklamak

Example in TurkishTranslation in English
- Onun kaybını anlıyorum... - ama bu Kış Gündönümü'nü yasaklamak için bahane değil.I understand his loss, but that's no excuse for banning Winter Solstice.
- Vali Engler, Michigan'ın dünyanın intihar başkenti olmasını istemiyorsa eğer Devlet Yasama Organları ile bu durumu bir şekilde yasaklamak zorunda.- Governor engler needs to push a ban through The state legislature-- something, anything-- Unless you want michigan to become
Alayı yasaklamak onun beyninin bir ürünü.The contraband regiment is his brainchild.
Ama flört etmeyi, çıkmayı, gülümsemeyi, hayatınızın geri kalan kısmını birlikte geçirebileceğiniz birini bulma ihtimalini yasaklamak?But to ban the flirt and the smile, and the date and the possibility of finding love?
Beni tutuklayıp yasaklamak hiç de akıllıca bir iş değil.Arresting and banning me is a stupid thing to do.
Peki, Maui senin öldüğünü resmederse, ben de onun sağladığını yasaklarım.Well, if Maui pictured you dead, I would ban his supply, too.
TBS'deki tüm ödül törenlerinden seni yasaklarım.... I'll have you banned from every awards show... ...onTBS.
Bu ayrım kesin bir şekilde devlet okullarında dini teorilerin öğretilmesini yasaklar.This separation effectively bans the teaching of religious theories in public schools.
II. Dünya Savaşı'nın alevleri Avrupa'yı kasıp kavururken BBC "Kasvetli Pazar"ın maneviyat üzerindeki etkilerini bahane ederek yasaklar.With the flames of World War II fanning out across Europe, the BBC bans "Gloomy Sunday," citing concerns over morale.
- Hastanemde kullanılmasını yasakladım.I got them banned from my hospital.
Beni rahatsız ediyorlar çünkü Facebook'u yasakladım.They're bugging me because I banned some Facebook thing.
Bir de üstüne oraya gitmeni yasakladım.And then I actually banned you from going back there.
Bu nedenle sana ve ailene, kaykay parklarımı ve hız trenimi yasakladım. Yasakladın mı?That's why I had you and your family banned from all my skate parks and my roller coaster.
Buraya gelmesini yasakladım.I banned her from the apartment.
Shea olmayacak. Ya da seninle konuşmasını da yasaklayacağım.No Shea, or I will ban him from speaking to you too.

More Turkish verbs

Related

Not found
We have none.

Similar

yassılamak
flatten
yavuklamak
do
yayıklamak
churn
yumaklamak
rewind

Similar but longer

yasaklanmak
ban

Other Turkish verbs with the meaning similar to 'ban':

None found.
Learning languages?