Example in Turkish | Translation in English |
---|---|
- Belki arkada kalmak istemiştir. | Maybe she wanted to stay behind. |
Ben arkada kalırım, yem rolü yaparım. | I'll stay behind, I'll act as a decoy. |
O zaman arkada kalırsın. | Then you can stay behind. |
Kötü adamlar ayrılır, korku ise arkada kalır. | Bad guys leave, fear just stays behind. |
Ben arkada kalacağım ve onunla savaşacağım. | I will stay behind and fight him off. |
Language | Verb(s) | Language | Verb(s) |
---|---|---|---|
English | stay behind | German | zurückbleiben |
Japanese | 残留 |