| Bahar karları eritmeden çok önce doğan yavrular, nihayet gelen yaza avantajlı giriyor. | The calves are born well before the spring melt giving them a head start when summer finally arrives. |
| Bazı yavrular sadece bir ya da iki haftalık kurtlar ve ayılar için kolay lokmalar. | Some of these calves are just a week or two old, and they're easy pickings for bears and wolves. |
| Bu sürüde yavrular var, daha kolay hedefler. | This herd contains calves easier targets. |
| Ceylanlar koşmak için yaratılmışlardır ve en küçük yavrular bile kolayca alevlerden kaçabilir. Eğer ezilmekten kurtulabilirlerse. | Gazelles are born to run, and even young calves easily outpace the flames if they can avoid being trampled. |
| Onların hedefinde yavrular var. | It's the calves they're after. |
