"Tanrım, bu kızı tokatlamak istiyorum!" | "God, I want to slap her." |
"İki Japon tokatlamak..." | "slap a Jap"? |
"Şikâyetçiyi, yumruklamak, tokatlamak ve tekmelemek." | "Punching, slapping, kicking the plaintiff. |
- Az önce beni tokatlamak istemediğini biliyorum. | - I know you did not just slap me. |
- Bu harika... çünkü her zaman seni tokatlamak istedim... | That's great 'cause I've always wanted to slap |
- Hayır alamam ama seni kız gibi tokatlarım. | - No, I won't but I will slap you like a girl |
- Seni tokatlarım. | - I will slap your face. |
Bana bir kere daha patron dersen seni tokatlarım. | You call me "boss" one more time, I'll slap you myself. |
Ben çok açım, biraz karamelli mısır için anneni tokatlarım. | I'm so hungry, I'd slap your mamma for some caramel corn. |
Bir daha benimle böyle konuşursan seni tokatlarım. | I'll slap you if you talk to me like that. |
Belki küçük kardeşini tokatlarsın... | I don't know... Maybe slap baby sis around a little, |
Eğer başka birşey yaparsa, ben onu tutarım sen de tokatlarsın! | I'll hold him down and you slap him! |
Tahmin edeyim, söylemezsem tokatlarsın beni. | Let me guess, you'll slap my face if I don't. |
-Peki tokatlar. | - And the slaps? |
Ama sonra kavgalar baş gösterdi ve... suratıma yediğim tokatlar, bağrışmalar, çarpıIan kapılar ve... | But then the fighting would start, Laur, and... And slaps across my face, screaming, and doors slamming, and... |
Bazı... harika tokatlar! | Some great slaps. |
Evet, yıllar içinde bazı harika tokatlar attığın oldu. | And, yes, over the years, you got in some great slaps. |
Kahve ve tokatlar annemin uzmanlık alanıdır. | Coffee and slaps are my mom's speciality. |
- Neden onu tokatladım sence? | Why do you think I slapped her? |
Aslında Antonio Gates'i tokatladım, kaçarken de düştüm. | Well, actually I slapped him and then fell running away. |
Aslında, seni tokatladım. | Actually, I slapped you. |
Ağlasın diye kıçını bile tokatladım ben. | I slapped his little ass myself. |
Ben de onu tokatladım. | I slapped him. |
Sana şunu söylemek istedim onun terbiyeli olması lazım, yoksa onu tokatlayacağım. | I wanted to tell you... She needs to cool it... otherwise I will slap her. |
Seni meme uçlarından tokatlayacağım, Shawn. | I will slap you in the teat, Shawn. |
Seni tokatlayacağım Lee. | I will slap the hell outta you right now, Lee. |
Yüzünü tokatlayacağım. | I will slap you in the face. |