| Artık tuvaletten sonra sifonu çekmek kimsenin aklına bile gelmiyor. | For none of them even thinks of flushing up the jakes after crapping. |
| Bir ilişkinin ardından sifonu çekmek lazım. | It's mandatory to flush them out after a relationship. |
| Dünyanın geri kalanı sabıkalı kıçını tuvalete atıp üzerine sifonu çekmek isterken sana para kazandırmak için yine ben buradayım. | And here I am again, with ways for you to make some money, while the rest of the world is tryin' to flush your ex-con ass down the toilet. |
| Fen dersinde çaktırmadan osurayım derken yanlışlıkla kakamı yaptığım ve iç çamaşırlarımın üzerine sifonu çekmek zorunda kaldığım zamanı hatırlıyor musun? | Remember that time in science class When i tried to sneak out a fart but it came out a poop And then i had to flush my undies down the toilet? |
| Hadi ama, sifonu çekmek! | Come on, flushing a toilet! |
| - Hep sifonu çekerim ben. | - Sorry, I always flush. |
| Bahse girerim üstüne sifonu çekerim... | I bet I'll royal flush you... |
| Eğer beceremezsem tuvalete atıp sifonu çekerim. | Well, if it doesn't work out, I can flush them down the toilet. |
| Sorunları alıp, sifonu çekerim. Böylece başlarının elleri kirlenmez. Ve her tuvalet gibi, çok önemliyim. | I flush away annoying problems so others can keep their hands clean, and, just like a toilet, I am essential. |
| sen tetiğe basarsan ben de sifonu çekerim! | if u press the trigger then i'll press the flush! |
| Sonra da sifonu çekersin. | Then you flush. |
| Çocuğu bileklerinden tutup tuvalete sokar ve sifonu çekersin. | You take the kid by the ankles, dunk him in the toilet, then flush. |
| Birisi kafanı tuvalete sokup... suratına sifonu çeker. | It's when someone dunks your head in the toilet and then flushes it on your face. |
| Dedektif sifonu çeker ve ardından korkunç bir şey meydana gelir. | He flushes it, and then the terrible thing happens. |
| Çünkü sifonu çeker. Ama maalesef, gidip gitmediğini kontrol etmez. | Ah, because he flushes, but unfortunately he doesn't check its gone |
| - Eskiden bir timsahım vardı. Ama onlara bakmak zor oluyor. Bu yüzden onu tuvalete atıp sifonu çektim. | - I used to have an alligator but they get hard to handle so I flushed it down the toilet. |
| - Tuvalete atıp sifonu çektim. | - I have flushed it down the toilet. |
| Arabanın anahtarını tuvalete atıp sifonu çektim. | [Giggles] I flushed my car keys down the toilet. |
| Ben de sifonu çektim ki şimdi görmek istesen bile göremezsin çünkü gitti. | But it am too late, so I flushed it, |
| Beni rahat bıraksın diye sifonu çektim. | And I flushed the toilet... thinking he would then leave me alone. |
