Ama eğer devam etmek istiyorsanız, verilerinizi şifrelemek için bunu kullanın. | But if you do want to move forward, use this to encrypt your data. |
Birşeyleri şifrelemek için değil mi? | Isn't it to encrypt stuff? |
Gördüğünüz gibi, orduda yaptıkları gibi sivil GPS'i şifrelemek için para harcamak istemediler. | See, they didn't want to spend the cash to encrypt civilian GPS like they did military. |
Ordu, bunu savaş alanındaki veriyi iletişimi şifrelemek için kullanır. | The army uses 'em to encrypt transmissions in the battlefield. |
Ross yakalandı elinden önce Onun dizüstü şifrelemek. | Ross am apprehended before he could encrypt his laptop. |
Bunu geri şifreledim, Sands açıldığını asla anlamayacak. | I've re-encrypted it, and Sands will never know it's been opened. |
Efendim kilitleme kodlarını şifreledim. | Sir, l've encrypted the locking codes. |
Vaughn'un dosyalarını 4096 bitle şifreledim. | I encrypted Vaughn's files, 4,096-bit. |