Get a Turkish Tutor
to reflect
'Biz burada Dennis Bayldon'ın yaşamını yansıtmak için bugün burada toplan....'
'We are gathered here today to reflect on the life of Dennis Bayldon...'
...yansıtmak bu zaman süresinde ve bu zirve dahilinde ilan edilmiştir.
...reflects only the time span within which this summit has been declared.
Ama soyut bir eğilimi yansıtmak istemiş.
But wanted to reflect it with an abstract bent.
Amerikanın beslenmesindeki önemini yansıtmak için.
To reflect its importance in the American diet.
Bir ayna kullanarak lazer ışınını makinesine yansıtmak mı?
Using a mirror to reflect the laser beam back into the laser?
Bana kalbinden geçenleri yansıt, ben de sana yansıtacağım.
Reflect in your heart for me, and I will reflect for you.
Ben Roma'yım ve bunu, onu hak eden halka yansıtacağım.
I am Rome, and I will reflect her people and give them a nation they deserve.
Cenapları, zırhım güneşi nasıl yansıtıyorsa ben de sizi öyle yansıtacağım.
Holiness, I will reflect you as my armor does the sun.
Cesur kahraman, bulduğun cevabı aşağıya yansıtacağım.
Brave hero, the answer you have found, I will reflect below.