Yalamak (to lick) conjugation

Turkish
29 examples
This verb can also mean the following: graze, pass just above, sweep, skim over, near the surface of

Conjugation of yalamak

Ben
Sen
O
Biz
Siz
Onlar
Present tense
yalarım
I lick
yalarsın
you lick
yalar
he/she/it licks
yalarız
we lick
yalarsınız
you all lick
yalarlar
they lick
Past tense
yaladım
I licked
yaladın
you licked
yaladı
he/she/it licked
yaladık
we licked
yaladınız
you all licked
yaladılar
they licked
Future tense
yalayacağım
I will lick
yalayacaksın
you will lick
yalayacak
he/she/it will lick
yalayacağız
we will lick
yalayacaksınız
you all will lick
yalayacaklar
they will lick
Present continuous tense
yalıyorum
I am licking
yalıyorsun
you are licking
yalıyor
he/she/it is licking
yalıyoruz
we are licking
yalıyorsunuz
you all are licking
yalıyorlar
they are licking
Ben
Sen
O
Biz
Siz
Onlar
Past continuous tense
yalıyordum
I was licking
yalıyordun
you were licking
yalıyordu
he/she/it was licking
yalıyorduk
we were licking
yalıyordunuz
you all were licking
yalıyorlardı
they were licking
Present negative tense
yalamam
I do not lick
yalamazsın
you do not lick
yalamaz
he/she/it do not lick
yalamayız
we do not lick
yalamazsınız
you all do not lick
yalamazlar
they do not lick
Present continuous negative tense
yalamıyorum
I am not licking
yalamıyorsun
you are not licking
yalamıyor
he/she/it is not licking
yalamıyoruz
we are not licking
yalamıyorsunuz
you all are not licking
yalamıyorlar
they are not licking
Past negative tense
yalamadım
I did not lick
yalamadın
you did not lick
yalamadı
he/she/it did not lick
yalamadık
we did not lick
yalamadınız
you all did not lick
yalamadılar
they did not lick
Ben
Sen
O
Biz
Siz
Onlar
Past continuous negative tense
yalamıyordum
I was not licking
yalamıyordun
you were not licking
yalamıyordu
he/she/it was not licking
yalamıyorduk
we were not licking
yalamıyordunuz
you all were not licking
yalamıyordular
they were not licking
Future negative tense
yalamayacağım
I will not lick
yalamayacaksın
you will not lick
yalamayacak
he/she/it will not lick
yalamayacağız
we will not lick
yalamayacaksınız
you all will not lick
yalamayacaklar
they will not lick
Present interrogative tense
yalar mıyım?
do I lick?
yalar mısın?
do you lick?
yalar mı?
does he/she lick?
yalar mıyız?
do we lick?
yalar mısınız?
do you all lick?
yalarlar mı?
do they lick?
Present continuous interrogative tense
yalıyor muyum?
am I licking?
yalıyor musun?
are you licking?
yalıyor mu?
is he/she licking?
yalıyor muyuz?
are we licking?
yalıyor musunuz?
are you all licking?
yalıyorlar mı?
are they licking?
Ben
Sen
O
Biz
Siz
Onlar
Past interrogative tense
yaladım mı?
did I lick?
yaladın mı?
did you lick?
yaladı mı?
did he/she lick?
yaladık mı?
did we lick?
yaladınız mı?
did you all lick?
yaladılar mı?
did they lick?
Past continuous interrogative tense
yalıyor muydum?
was I licking?
yalıyor muydun?
were you licking?
yalıyor muydu?
was he/she licking?
yalıyor muyduk?
were we licking?
yalıyor muydunuz?
were you all licking?
yalıyorlar mıydı?
were they licking?
Future interrogative tense
yalayacak mıyım?
will I lick?
yalayacak mısın?
will you lick?
yalayacak mı?
will he/she lick?
yalayacak mıyız?
will we lick?
yalayacak mısınız?
will you all lick?
yalayacaklar mı?
will they lick?
Present negative interrogative tense
yalamaz mıyım?
do I not lick?
yalamaz mısın?
do you not lick?
yalamaz mı?
does he/she not lick?
yalamaz mıyız?
do we not lick?
yalamaz mısınız?
do you all not lick?
yalamazlar mı?
do they not lick?
Ben
Sen
O
Biz
Siz
Onlar
Present continuous negative interrogative tense
yalamıyor muyum?
am I not licking?
yalamıyor musun?
are you not licking?
yalamıyor mu?
is he/she not licking?
yalamıyor muyuz?
are we not licking?
yalamıyor musunuz?
are you all not licking?
yalamıyorlar mı?
are they not licking?
Past negative interrogative tense
yalamadım mı?
did I not lick?
yalamadın mı?
did you not lick?
yalamadı mı?
did he/she not lick?
yalamadık mı?
did we not lick?
yalamadınız mı?
did you all not lick?
yalamadılar mı?
did they not lick?
Past continuous negative interrogative tense
yalamıyor muydum?
was I not licking?
yalamıyor muydun?
were you not licking?
yalamıyor muydu?
was he/she not licking?
yalamıyor muyduk?
were we not licking?
yalamıyor muydunuz?
were you all not licking?
yalamıyorlar mıydı?
were they not licking?
Future negative interrogative tense
yalamayacak mıyım?
will I not lick?
yalamayacak mısın?
will you not lick?
yalamayacak mı?
will he/she not lick?
yalamayacak mıyız?
will we not lick?
yalamayacak mısınız?
will you all not lick?
yalamayacaklar mı?
will they not lick?

Examples of yalamak

Example in TurkishTranslation in English
"Vanilyalı, tatlı memelerini yalamak istiyorum.""And lick the vanilla icing off your sweet rack"?
"Vücudunun her bir noktasını yalamak istiyorum." Bunu sen mi yazdın şimdi?So "I wanna lick every inch of your body" you wrote this?
"Yüzünü yalamak için doğmuşum."I was born to lick your face.
'Kulak memeni yalamak istiyorum'."I want to lick your ear lobe".
- Daha fazla ayak yalamak yok.- No more lick foot.
"Yürüdüğün yolları yalarım.""I'll lick the ground you walk on."
- Gerek yok. Ben masayı yalarım.- I'll just lick it off the table.
Belki onun yerine ben yalarım.Maybe I can lick them for her.
Ben pulları yalarım.I'll lick the stamps.
Ben yalarım, sen yalarsın, ben yalarım, sen yalarsın...I take a lick, you take a lick, I take a lick, you take a lick,
Ağzına fazla kıl girmesin diye ufak ufak yalarsın.With small licks, so you don't swallow too much hair...
Ben yalarım, sen yalarsın, ben yalarım, sen yalarsın...I take a lick, you take a lick, I take a lick, you take a lick,
Bence bir somun ekmek, bir sürahi su ayarlayabilirim. Hücrende yerleri yalarsın.I think I can arrange a loaf of bread... a jug of water, and thou licking the floor... of maximum solitary.
Zehrini salgılamaya başladığı an onu yalarsın, çok etkilidir.Soon as he starts to secrete the poison, you lick it, get very high.
Bir gergedanın başı düşer... yalarA rhino drops its head, and licks
Biri ısırır, diğeri yalar.One bites, the other licks.
Hunter insanları yalar ve.Hunter licks people, and...
Kaplan plasentayi yalar yavrulari yeni dogduktan sonra, onlari hayata uyandirmak için.A tiger licks the afterbirth from her newborn litter, rousing them to life.
Kim kemikleri yalar?Who licks bones?
-4-5 Saat mi? Az önce bir taş yaladım ve adamın resmini elde ettim.I just licked a stone, and I got the guy's picture!
Adamın önünde havladım ve suratını yaladım.I barked at him and licked his face.
Az önce bir kızı yaladım.I just licked some girl.
Az önce üç tane kurbağayı yaladım.I just licked like three toads.
Bu arada tüm su şişelerini yaladım.- Yeah. By the way: I licked all the water bottles.
Gözyaşlarını yalayacağım.I will lick the tears from their crying faces.
Herkese mutluluğumu göstermek için yalayacağım!I will lick you in front of everyone to show my joy.
Seni yalayacağım!I will lick you!
Tabağı yalayacağım.I will lick the plate.
- Mumları yalıyorum.- I am licking the candles.

More Turkish verbs

Related

Not found
We have none.

Similar

Not found
We have none.

Similar but longer

Not found
We have none.

Random

yabancı saymak
count foreign
yakasını bırakmak
leave the collar
yakılmak
do
yaklaşmak
approach
yaklaştırmak
bring closer
yalabımak
do
yalan çıkmak
quit lying
yamanmak
inflict oneself
yan bakmak
leer
yan tutmak
keep well

Other Turkish verbs with the meaning similar to 'lick':

None found.
Learning languages?