Ama şimdi çocuğun sırrı ortaya çıktığına göre, onu sunak çocuğu olmaktan uzaklaştırmak durumundayım. | But now that the boy's secret's out, I'm going to have to remove him from the altar boys. |
Bay Worf, yerlileri uzaklaştırmak için hazırlıklara başlar mısınız? | Mr Worf, will you begin preparations to remove the inhabitants? |
Bayan Barrett, devlet yardımına sadece birkaçının ihtiyacı olduğunu söyleyip, bu yardımın kesilmesini tavsiye ettiğin için velilerden bir grup oluşturarak seni uzaklaştırmak istiyor. | The fire chief says it's illegal to bar doors. Mrs. Barrett is organizing a parents group to remove you since you suggested that they get off welfare because quite a few of them need it. |
Başkanlık için adaylığını koymak, dev petrol şirketleri ile savaşmak aracıları yok etmek kiliseleri vergilendirmek, seçmek heyetini dağıtmak ulusal marşı değiştirmek ve avukatları devlet kademesinden, özellikle Kongre'den uzaklaştırmak. | eliminate subsidies to farmers, tax churches, abolish the electoral college, change the national anthem... and remove lawyers from government, especially from Congress. |
Gerçekten senin o acınası mızmız kişiliğini bu dünyada en çok sevdiğim insanlardan annemden ve Sean'dan uzaklaştırmak için sabırsızlanıyordum. | I could not wait to literally remove your pathetic, whing presence from the people that I love the most in this world... |
Kapatın çenenizi, yoksa sizi mahkemeden uzaklaştırırım. | Shut your mouth or I will have you removed! |
Çekil yoksa seni uzaklaştırırım. | Step down or I will have you removed. |
Benimle görüşmeye layık olmayan kişileri huzurumdan uzaklaştırır. | And it removes from my presence those who are not worthy of bargaining with me. |
Aktörü seyirciden uzaklaştırdım Henry, tamam mı? | I removed the actor from the audience Henry. |
Gittiğinde, kendimi Tepeler'den uzaklaştırdım. | When you went away, I removed myself from the Heights. |
Onu tehlikeden uzaklaştırdım. | I removed him from danger. |
Onu uzaklaştırdım. | I have removed him from his offices. |
Sigaraların vergilerini artırdım, filmlerden ve sanattan sigara resimlerini kaldırttım, sigara içenleri barlardan ve parklardan uzaklaştırdım, ama hala aileler çocuklarının sigara içtiğini anlatan mektuplar gönderiyorlar. | I pushed a law for higher taxes on cigarettes, I lobby to get images of cigarettes removed from movies and art, I force smokers out of bars and parks, but still I get letters from parents saying their kids are doing it! |
Öyle ya da böyle, Bayan Silver seni toplumuzdan uzaklaştıracağım. | One way or another, Miss Silver, I will remove you from our community. |