"Işıkta saklanmak" ya da "ışıkta saklanan"... | "To hide in the light" or "hiding in the light"- |
"Kasım, saklanmak için kaçtı, ama ayağı takıldı ve altınlar etrafa dağıldı. | "Kasim ran to hide, but tripped, sending coins spilling in every direction. |
"O yalnızlığımı doldurmak için mi içiyorum yoksa dönüştüğüm o tiksindirici şeyden saklanmak için mi?" | "Do I drink to fill the loneliness, or to hide from the horror I've become?" |
# (etrafındaki herkes kaçıp saklanmak istediğinde) | ♪ When everyone around you wants to run and hide |
# Ve ben sadece saklanmak istiyorum... # | ♪ and I just want to hide away ♪ |
- Belki masanın altına saklanırım. | - Maybe hide under a table. |
- Ben saklanırım. | I'll hide. |
- Yine saklanırım. | - I'll just hide again. |
-Yine saklanırım | - I can hide again. |
6:30'da Manastır kapanıyor. Ben içeride saklanırım. | At 6:30, the Abbey closes and I hide here. |
# Kollarımda saklanırsın # | "in my arms you will hide" |
* Dünyan yıkılır, saklanırsın bir maskenin ardına * | ♪ You'll wind up like the wreck you hide ♪ ♪ Behind that mask you use |
Ben saklan deyince, saklanırsın. | When I say so, stop breathing and hide. |
Benim geldiğim yerde çocuklara öğrettiğimiz oyunda birisi "tak-tak" dediği zaman çeneni kapatıp saklanırsın. | Where I am from, the game we teach our children is, when someone says, "Knock-knock," you shut (bleep) and hide. |
Gidip bir sinir hücresi ya da öyle bir şeyin içine saklanırsın. | Go hide in the neural cluster or something. |
- Bir asteroitin arkasına ya da bir sürü zararsız kaya parçası gibi göründüğü için önem vermediğin enkaz sahasına saklanır. | - He hides... - He hides behind an asteroid, or the debris field that you've ignored because it looked like a bunch of harmless rocks. |
Aletim mi? Bir gösterirsem, Rocco Siffredi utancından saklanır! | My club when I go out, Rocco Siffredi hides his. |
Ama onu göremiyorlar çünkü ışıkta saklanır. | But they can't see it because it hides in the light. |
Andy sevişmek istediğinde hep oraya saklanır. | That's where she hides from andy |
Bazen bir tanesi tüm gün burada saklanır. | Sometimes one hides in here during the day. |
- Askerler geldiğinde saklandım. | - I hid when the soldiers came. |
- Aşçıyla saklandım. | I hid. |
- Beş ay lağımda saklandım. | -I hid in the sewers for five months. |
- Eğer ben bir kadının banyosuna saklandım diye kovulmuyorsam, bence işin için endişelenmene gerek yok. | - If I didn't get fired... for hiding' in some woman's shower, I think your job's secure. |
- Geldiğinizi duyunca burada saklandım. | - I hid here when I heard you coming. |
- Yani şimdi de pediatri cerrahından saklanıyorum. | - So now I am hiding from the peds surgeon. |
Aslına bakarsan saklanıyorum. | Actually, I am hiding. |
Dentsuin Tapınağı yakınlarındaki eski bakıcımın evinde saklanıyorum. | I am hiding in the home of my old nurse near the Dentsuin Temple |
Eski maden kuyusunda saklanıyorum. | "I am hiding in the old mine shaft. |
Hayır, sanırım ben senin veya bizim arkamıza saklanıyorum. | No, I think I am hiding behind you or us. |