""Koç, çift yönlü hokey oynamak istiyorum, geri gelebilir miyim?" | ""Oh, Coach, I want to play two-way hockey. Can I come back ?" |
"20 soru oynamak ister misin?" | "You wanna play 20 questions?" |
"80'lerde zengin bir siyahi kadını oynamak" | ♪ To play a rich, black woman in the 80s. ♪ |
"Amiral Battı oynamak" için beni evine davet ettin. | You invited me up to your apartment to "play Battleship." |
"Artık bu oyunu oynamak istemiyorum." "Acıtıyor." | I don't want to play this game anymore 'cause it hurts. |
! "Mona oyuncak bebeklerle oynuyordu. Bense ceset parçalarıyla oynarım." | "Mona played with dolls-- I play with body parts." |
! Shotgun oyunlarını sürekli oynarım. | I play Shotgun games all the time. |
"...öyleyse ben de fedakâr eşi oynarım, çok kıymetli Manderley'inin sahibesini." | "so I'll play the part of a devoted wife, mistress of your precious Manderley. |
"Canın sert oynamak istiyorsa, emin ol ben de oynarım,ha." | "If you wanna play rough, I can sure oblige ya." |
"Mutluluk" oyunu oynarım. | I play the glad game. |
"Nasıl olur da benim lobutlarımla oynarsın? !" | "how can you play with my pins?" |
# Benimle oynarsan, ateşle oynarsın. | Play with me And you're playing with fire |
# Seni son kez uyarıyorum. # Benimle oynarsan, ateşle oynarsın. | I've got just one last word of warning Play with me and you play with fire |
- ...baş kişiyi oynarsın. | - ...you could play the protagonist. |
- Ateşle oynarsın beyim. | - Mister, you are playing with fire. |
""Eksantrik"", kendi kurallarına göre oynar. | The eccentric who plays by his own rule |
"Girişleri ve çıkışları vardır" "ve bir adam kendi zamanında Birden fazla rolü oynar." | "They have their exits and their entrances and one man in his time plays many parts." |
"Rocky koşar.Rocky oynar. | "Rocky runs. Rocky plays. |
"Tom oynar, dövüşür ve gizlenir. | "Tom plays, fights and hides. |
# Nadiren oynar ve her zaman mırıldar, ama bana verdiği o hisse bayılırım # | ♪ Seldom plays and always purrs ♪ ♪ And I love the thought it stirs ♪ |
"Aptalca büyük adam rolünü oynadım.. | "l have foolishly played the great man... |
"Ben bu sahneyi Hugo Weaving iIe oynadım! " diyebiIirdim. | ... " "Iplayedthisscene with Hugo Weaving! "" |
"Bizim Şehrimiz"de Emily'i oynadım. | I was in "Our Town". I played Emily. |
"Bu şehirden çıktım ve Dünya Kupası'nda oynadım." | "I come from this town and I played in the World Cup." |
"Hafta sonu onunla golf oynadım" | "I just played golf with him last week-end." |
"Afrika'ya gideceğim ve beyaz adamcılık oynayacağım yerlilerle." | "I will go to Africa... and I will play the white man with the natives. " |
"Saçlarınla oynayacağım" | "Your tresses I will play with" |
# Hindistan cevizleriyle oynayacağım | # And I will play the coconut shy |
# Oh, dreidel, ben oynayacağım # | # Oh, dreidel, I will play # |
- Ben de seninle oynayacağım. | I will play with you |