| Bu kralları mumyalamak için kullanılan bir karışım. | It is a mixture used for embalming the kings. |
| Otopsi yok mumyalamak yok vücuduna burnunu sokan yok. | No autopsy... no embalming... nobody meddling with his body. |
| Pseudo-Dmitry'nin ölümünden sonra karısı Marina Mnishek mumyalamak için doktor İzmail'e sipariş verdi. | After Pseudo-Dmitry's death Marina Mnishek ordered to her doctor Izmail to embalm the head of her husband. |
| Ayrıca Sparky Anderson'ı mumyaladım. | I also embalmed Sparky Anderson. |
| Ben de onu tüm güzelliğiyle mumyaladım böylece sonsuza dek benim olacaktı. | And I embalmed her in all her beauty so that she would be mine.. forever. |
