Speak any language with confidence

Take our quick quiz to start your journey to fluency today!

Get started

Kurumak (to dry) conjugation

Turkish
21 examples
This verb can also mean the following: die, get, wither, get weak and thin
Ben
Sen
O
Biz
Siz
Onlar
Present tense
kururum
kurursun
kurur
kururuz
kurursunuz
kururlar
Past tense
kurudum
kurudun
kurudu
kuruduk
kurudunuz
kurudular
Future tense
kuruyacağım
kuruyacaksın
kuruyacak
kuruyacağız
kuruyacaksınız
kuruyacaklar
Present continuous tense
kuruyorum
kuruyorsun
kuruyor
kuruyoruz
kuruyorsunuz
kuruyorlar
Ben
Sen
O
Biz
Siz
Onlar
Past continuous tense
kuruyordum
kuruyordun
kuruyordu
kuruyorduk
kuruyordunuz
kuruyorlardı
Present negative tense
kurumam
kurumazsın
kurumaz
kurumayız
kurumazsınız
kurumazlar
Present continuous negative tense
kurumuyorum
kurumuyorsun
kurumuyor
kurumuyoruz
kurumuyorsunuz
kurumuyorlar
Past negative tense
kurumadım
kurumadın
kurumadı
kurumadık
kurumadınız
kurumadılar
Ben
Sen
O
Biz
Siz
Onlar
Past continuous negative tense
kurumuyordum
kurumuyordun
kurumuyordu
kurumuyorduk
kurumuyordunuz
kurumuyordular
Future negative tense
kurumayacağım
kurumayacaksın
kurumayacak
kurumayacağız
kurumayacaksınız
kurumayacaklar
Present interrogative tense
kurur muyum?
kurur musun?
kurur mu?
kurur muyuz?
kurur musunuz?
kururlar mı?
Present continuous interrogative tense
kuruyor muyum?
kuruyor musun?
kuruyor mu?
kuruyor muyuz?
kuruyor musunuz?
kuruyorlar mı?
Ben
Sen
O
Biz
Siz
Onlar
Past interrogative tense
kurudum mu?
kurudun mu?
kurudu mu?
kuruduk mu?
kurudunuz mu?
kurudular mu?
Past continuous interrogative tense
kuruyor muydum?
kuruyor muydun?
kuruyor muydu?
kuruyor muyduk?
kuruyor muydunuz?
kuruyorlar mıydı?
Future interrogative tense
kuruyacak mıyım?
kuruyacak mısın?
kuruyacak mı?
kuruyacak mıyız?
kuruyacak mısınız?
kuruyacaklar mı?
Present negative interrogative tense
kurumaz mıyım?
kurumaz mısın?
kurumaz mı?
kurumaz mıyız?
kurumaz mısınız?
kurumazlar mı?
Ben
Sen
O
Biz
Siz
Onlar
Present continuous negative interrogative tense
kurumuyor muyum?
kurumuyor musun?
kurumuyor mu?
kurumuyor muyuz?
kurumuyor musunuz?
kurumuyorlar mı?
Past negative interrogative tense
kurumadım mı?
kurumadın mı?
kurumadı mı?
kurumadık mı?
kurumadınız mı?
kurumadılar mı?
Past continuous negative interrogative tense
kurumuyor muydum?
kurumuyor muydun?
kurumuyor muydu?
kurumuyor muyduk?
kurumuyor muydunuz?
kurumuyorlar mıydı?
Future negative interrogative tense
kurumayacak mıyım?
kurumayacak mısın?
kurumayacak mı?
kurumayacak mıyız?
kurumayacak mısınız?
kurumayacaklar mı?

Examples of kurumak

Example in TurkishTranslation in English
- Bayanın çamaşırları kurumak üzere. - Öyle mi?- These lady's drawers are almost dry.
- Ne? Mürekkebin tamamen kurumak için vakti olmamış.The ink hasn't had time to fully dry.
- Pekâlâ, durulandım ve kurumak için asıldın.- Right on. - You've been rinsed and hung out to dry.
Belki içeri gelip kurumak istersin.Maybe you'd like to come inside and get dry.
Her şey kurumak üzere.Everything's way too dry!
"Sensiz kururum.""I'll dry up without you."
Daha çabuk kururum diye.Thought l'd dry out faster.
Boşver, birazdan kurursun zaten.Cheer up, you'll dry in no time.
Bu daha iyi. Şimdi hemen kurursun.Have you dry in no time.
Koşarken biraz kurursun.Well, you'll dry off a bit during the run.
Rahatlar ve kurursun.You'll be nice and dry.
- Kınadan daha hızlı kurur öyle mi?It dries faster than henna, right?
Ahşap genişler, çürür ve kurur.Wood expands. It perishes. It dries out.
At pisliği belirli bir zaman sonra kurur.Lieutenant, a horse apple dries out at a certain rate.
Başaşağı asabilirsin Böylece kurur ve sen de onu saklayabilirsin. Tamam mı?You can hang it upside down so it dries out and you keep it.
Bedenin kurur ve ölürsün. - Hayır! - Ölür müsün?- And your body dries up and you die.
Baksana kurudum bile.And look, I'm even dried out.
Bana verdikleri ilaçlar içime sıçtı. Güçten düştüm ve kurudum resmen, doğru düzgün uyuyamıyorum bile. Peki.The meds they're giving me, they're messing me up, I'm all... shaky and dried out, I can't sleep good.
Ben kurudum.I'm dried up.
Biraz, kurudum kaldım.I was... dried up.
Japon balığı yemeği gibi kurudum kaldım.Got dried up like goldfish food down there.

More Turkish verbs

Related

Not found
We have none.

Similar

Not found
We have none.

Similar but longer

Not found
We have none.

Other Turkish verbs with the meaning similar to 'dry':

None found.