| -Tamam mı? Bak... -Yapman gereken tek şey, bu telleri kemirmek. | look, all you have to do is gnaw through this wire. |
| 300$'lık Çin ipeğini kemirmek yok. | No gnawing on the $300 Chinese silk. |
| Bu süreçte bir adamın penisini mi kemirmek istiyorsun? | You wanna gnaw on a man's pecker in the process? |
| Belki kurt gibi bacağımı kemiririm ve geri dönüp, seni suratından vururum. | Well, maybe I'll gnaw it off like a coyote, and come back, and find you, and shoot you in your face. |
| Cinayetse insanın ruhunu kemirir. | And murder gnaws at the soul. |
| Seni kemirir. | It gnaws at you. |
| Yazmak için acı çekmek şart değil. Mecbur olduğun için yaparsın. Görmezden gelmeye çalıştıkça seni içten içe kemirir. | You don't have to be miserable to write, you do it because you have to, because it gnaws away at your insides if you try to ignore it. |
