Get a Turkish Tutor
to break
"Bir dalı kırmak kolaydır.
"lt is easy to break one branch
"Bir dilek tutup, tavuğun V şeklindeki kemiğini kırmak."
Make a wish and break this, the V-shaped clavicle of a fowl."
"Hayır"ın gücünü arkadaşın Barney'in kalbini kırmak için kullanırım.
I can use the power of "no" to break your friend, Barney.
"Homicide"daki kadınla beraber buz kırmak istiyorum.
I wanna break the ice with the woman in Homicide.
"Kazmak, yıkmak, planlamak inşa etmek, kırmak, yeniden inşa etmek."
"Shoveling, wrecking, planning, building, breaking, rebuilding."
"Bana isimlerini ver Abs, gerekirse ellerini kırarım."
"Just give me their names, Abs, and l'll break them for you."
"Beni seviyorsan, bu şişeyi kırarım. "
"If you love me, i'll break this bottle."
"Chuck E. Cheese," dersen burnunu kırarım.
Say 'Chuck E. Cheese,' I'll break your nose.
"Dünyaya arkadaşIık yeter, Aksi taktirde kafamı kırarım. "
Enough of befriending the world. I break my head otherwise.
"En mağrur kadınların kalplerini bile kırarım, çünkü ben öyle küçük öyle açgözlü ve öyle ihtiraslıyım ki."
"I break the hearts of the vainest women, because I'm so tiny and so greedy and so passionate."
"Ya kırılırsın ya da kırarsın."
You get broken or you do the breaking.
- Buraya. Kaptırmak istemezsin çünkü aksi halde kırarsın.
- Up here, you don't wanna get it caught 'cause otherwise you're gonna break it.
- Kilidimi nasıl kırarsın?
- How could you break my lock?
- Makinemi kırarsın sen.
- plus you'd probably break my camera.
- Sendemi bacak kırarsın?
- You break legs too?
"Dünya herkesi kırar sonrasında kırdığı yerleri daha da güçlü yapar."
"The world breaks everyone, and afterward, many are stronger at the broken places."
"Dünya herkesin kolunu kanadını kırar daha sonraları bir çoğu kırılan yanlarıyla daha güçlü olmasını bilir.
- It'll break you. - "The world breaks everyone. "And afterwards many are strong at the broken places."
"Dünya herkesin kolunu kanadını kırar.
'"The world breaks everyone.
- "İhtiyaç demiri kırar." der.
- "Need breaks iron." That's what he said.
- Umarım boynunu kırar.
- I hope she breaks her neck.
"Bir bardak kırdım.
"I've broken a glass.
"Diğer şeyleri de kırdım, şunu paramparça ettim.
"I broke other things, I smashed that.
"Randy'nin burnunu kırdım" maddesini de eklemek istersin herhalde.
You may want to add "broke randy's nose" to it.
# Ve bütün camları kırdım #
#And I broke all the windows #
'Ben de bunun yerine her şeyi kırdım.'
'So I broke everything else instead.'
- Kolunu kıracağım onun.
- I will break his arm.
- Senin dişlerini kıracağım.
- I will break your teeth.
B'lere karşı olan önyargılarını kıracağım.
I will break the prejudice you have against Bs.
Bacaklarını kıracağım onun!
I will break his legs!
Bak bu benim yüzüğüm.Eğer açmazsan, camı kıracağım ve yüzünle tanışacak.
Look, this is my ring. If you open will break the window and get acquainted with your face.
Ben zinciri kırıyorum!
I am breaking the chain!
Bu pat durumunu kırıyorum.
I am breaking this stalemate.
Döngüyü kırıyorum.
I am breaking the cycle.
O halde sen de tanıksın ki... ben onun yanındayken... Red'in damgaladığı mührü kırıyorum.
Then therefore witness this day... that I am breaking the seal... affixed in my presence by Red himself.