Turkish
| Example in Turkish | Translation in English |
|---|---|
| - Bizim gibi gizli kapaklı iş çevirmek zorunda kalsınlar istemiyorum. | I just don't want them sneaking around like we had to. |
| Arkanızdan iş çevirmek istemedim ama yapılması gerekiyordu. | I didn't want to do it behind your back but... it had to be done. |
| Artık kestirmeden iş çevirmek istemiyorum. | I want my name on the door. |
| Babamın arkasından iş çevirmek zorunda kaldım. | I had to do this behind my father's back. |
| Beifong'un arkasından iş çevirmek istemiyorum. | I don't want to go behind Beifong's back. |
| Ben de senin arkandan iş çevirdim. | I did something behind your back, too. |