| "Seni geri kazanmak için her şeyi yaparım" diye gökyüzüne haykırmak istiyorum. Ama gitmene izin vereceğim. Çünkü bunu istiyorsun. | I want to scream to the sky that I would do anything to get you back, but I'm going to let you go because that's what you want. |
| # İnsanların arasında yapayalnız # # İpuçları için her yüze bakıyorum # # İsmini haykırmak istiyorum # | * Alone in a crowd * * searching every face for clues * * wanna scream your name out loud * * oh, your love is so much like you * * shooting bb's everywhere * * he doesn't know * |
| Bazen yüzüne haykırmak istiyorum. | Sometimes I just wanna scream in her face: |
| Belki de bunu yazmamın sebebi "Buradayım!" diye haykırmak istememdir. | Maybe I'm writing this because I want to scream out, "I'm here!" |
| Ben bazen, ekmeğin bir somununu andırırım herkes benden bir dilim alır, kimsenin istemediği iki kabuklu artık parçaya kadar ve ben sadece haykırmak istiyorum "takdir et beni, kahretsin" ama yapmıyorum, neden? | Sometimes I feel like a loaf of bread, everyone keeps taking a slice of me until all thats left are two crusty pieces that nobody wants and I just want to scream Appreciate me, Damn it but I dont, why? |
| Bunu çatılardan haykırırım. | Ok. I will it scream from the rooftops. |
| Konuşacak dermanım kalmazsa da haykırırım. | I scream out anyway. |
| Korkacak bir şey yok. Gerçi zevke geldiğim zaman pek bir haykırırım ya neyse. | I scream from pleasure, just to let you know |
| Ve aniden çok şefkatli olur, ve ona deli olduğunu... ve onun ikiyüzlülüğünün beni hasta ettiğini haykırırım. | And suddenly he gets very tender, and I scream at him that he's mad and that his hypocrisy makes me sick. |
| Çoğu gün, beni nicedir saran zehri solumaktan korktuğumdan Rüyalarıma kapanır Debelenirim, haykırırım Ama bir türlü uyanamam. | Most days, I lie encased in a dream, kicking and screaming, unable to wake forfear of breathing in the poison that too long sustained me. |
| "Kükrer, haykırır, ısırır." | "Roars, screams, bites. |
| (Vicky haykırır, nefesi kesilir) | (Vicky screams, gasps) |
| - (Çocuklar çığlık atar) - (Vicky haykırır) | - (children screaming) - (Vicky screams) |
| Bedenimin her bir hücresi uyumak için haykırır. | Every fiber of my being screams out for a nap. |
| Nihayet korkmuş bir denizci yanına gelip, kulağına haykırır "uykucu, ayağa kalk." | Then at last a frightened sailor comes to him and screams in his ear, "oh, sleeper, arise." |
| "Auschwitz, duraksayan bir sesle haykırdım" | "'Auschwitz,' screamed my halting mentor. |
| "Göğe doğru haykırdım | I screamed to the heavens... |
| Acıyla haykırdım beni öldürseniz ve | With that pain I screamed You better kill me |
| Ben de haykırdım durdum! | And I screamed! |
| Ciğerlerim yırtılana kadar haykırdım. Kulaklarınızı açıp dinlemeniz için! | I screamed from the top of my lungs for you to open your ears and listen! |
| - Bilirsem adını haykıracağım. | - I will scream your name if I know it. |
| O gittiğim yerde binlerce kez haykıracağım. | Then I will scream a thousand times |
