Bilim adamları imparator penguenlerini görüntülemek için bir kafes kurdular. | So scientists have built a cage ... for a view of emperor penguins early explorers longed for. |
Billy, Billy, kameranın çektiklerini ekranımdan görüntülemek istiyorum. | Billy, Billy, l need you to get the nose-cam view up here on my monitor now. |
Daha düzgün görüntülemek için MR çekin. | MRI for a better view. |
Meslektaşım, müvekkilimin işkence, ceset tahribi boğma ve ölüyle ilişkiye girme gibi pek çok ahlaksız içeriğe sahip siteleri görüntülemek için, düzenli olarak para ödediğini iddia ediyor. | My learned friend alleges that my client paid for and viewed, on a regular basis, numerous depraved and abusive images, including... "acts of torture, mutilation, strangulation, and necrophilia." |
Tasarım görüntülemek için çok kompakt. | To view the design is very compact. |
Şüphesiz ki Kevin'ın zevki için çekilmiş o küçük Emo beyninde gömülü benim banyo yaparkenki görüntülerim var. | It's got video of me showering Embedded in its little emo brain, No doubt for Kevin's viewing pleasure. |
Ne gibi görüntüler, efendim? | - What sort of views, sir? - Hmm? |
Çevreyle ilgili verilere ek olarak, bu araçlar, gerçekten hoş görüntüler de yakalamıştır. | And aside from environmental data, they have also captured some really nice views. |