- Belki yardım edilebilirim . | Maybe I can be of service? |
-Eminim ikna edilebilirim. | Oh, I'm sure I can be persuaded. |
İkna edilebilirim. | I can be convinced. |
Asimile edilebilirsin. | You can be assimilated. |
Bunun için idam edilebilirsin! | You can be executed for that! |
Fark edilebilirsin. | You can be recognized. |
Kanada'dan iade edilebilirsin biliyorsun değil mi? | You know, you can be extradited from Canada. |
Papaz yamağısın. Papazlık rütbesi alabilirsin. Ve sonraki gün de piskopos olarak takdir edilebilirsin. | You're a deacon, you can be ordained priest and consecrated Archbishop the next day. |
"Aktif otomatik imha kodu iptal edilebilir... önceden belirlenmiş üç... artefakttan biri yardımıyla, | "Active self-destruct code can be voided... with one of three... ah, ss. |
'Sevgili Bay Bauby, uyarlanmış karavanı siparişinizden altı ya da sekiz hafta sonra teslim edilebilir. | 'Dear Mr Bauby, the customized campmobile can be delivered six to eight weeks after your order. |
(bazıları için doğayla iştirak), hayvanlara zarar vermeden veya hayvanları öldürmeden de elde edilebilir. | (a communion with nature, some would say), can be secured without harming or killing animals. |
- Bozulan herşey tamir edilebilir. | - All broken things can be fixed. |
- Eminim tamir edilebilir. | - I trust it can be fixed. |