" Bay, bay, demek için bir dakika " | ♪ One minute to say good-bye ♪ |
" Biraz çakırkeyif" demek istediniz. | You wanted to say, "And she is a little tipsy." |
" Düzenleye-yeceğim", demek istiyorsun. Şu bürolarda yazan, " Düşüm", gibi. | You mean "organiz-ized." Like those signs in offices that say, "Thimk." |
" Hep" demek doğru değil. | It's not fair to say "always." |
" İyi misin?" demek hiç mi aklına gelmiyor? | Does it ever occur to you to say, "Are you all right?" |
! Ben bu kadar derim. | That's what I say. |
"2000 dolar kaybettin" derim. | I'd have to say, "you're out $2,000." |
"36 taksite bölelim, bütçenizin ruhu bile duymaz." derim. | I would say, "Spread over 36 instalments, it won't hurt you. " |
"Al onu!" derim. | I unzip my pants. "Take it!" I say. |
"Ama kimin evi?" derim ben hep. | "But whose home?" I always say. |
" Ne dersin Edward, onu seneye tekrar kadroya alalım mı?" | "What do you say, Edward? Should we have her back?" |
" İçki istiyorum" nasıl dersin? | - No? How do you say, "I want a drink"? |
"%7 nasıl?" dersin. "Hayatta olmaz." derler. | "How about 7%?" "No way," they'll say. |
"...""Alo, Ming Hanedan Restoranı"" dersin." | ...yousay,"Hello, Ming Dynasty Restaurant. " |
"Alt tarafı bir insanım" dersin, ve her şey affedilmiş olur. | "I'm only human," you say, and all is forgiven. |
" Bu yasalara aykırı değil" der hakim. | Judge says, "that's not against the law". |
"Adını nereden biliyor, daha önce bu striptiz kulübüne geldin mi?" Adam: "Hayır, hayır, hayır o adam bizim bowling ekibinden, her Perşembe gecesi bowling oynarız." der. | You been to this strip club before?" He says, "No, no, no, that guy's on the bowling team. We bowl every Thursday night together," right. |
"Afedersiniz" der... ve Jo-jo... | Little Chink bellhop walks in, he says... "Excuse me, Mr. Jo-Jo." |
"Affedildin". Yaşlı adam der ki... | "You are forgiven." The old man says, |
"Allah sizinle olsun, der her bir an." | "Allah be with you, says every moment." |
! - Bas git dedim! | - I said, back off! |
! - Tifo olabilir dedim. | - I said it could be typhus. |
! Kimlik dedim! | I said lD! |
! Sana karışma dedim Murphy! | I said, back off, Murphy! |
! Çık buradan dedim! | I said get out! |
- Ben de öyle diyorum. | -That's what I am saying |
- Evet, aynen öyle diyorum. | - Yes, I am saying you're a lousy shot. |
- Reformcuydu diyorum. | I am saying he was a reformer. |
- Öyle diyorum. | l am saying this. |
- Şimdi hayır diyorum. | Well, now I am saying no. |