Daldırtmak (to steep) conjugation

Turkish

Conjugation of daldırtmak

Ben
Sen
O
Biz
Siz
Onlar
Present tense
daldırtırım
I steep
daldırtırsın
you steep
daldırtır
he/she/it steeps
daldırtırız
we steep
daldırtırsınız
you all steep
daldırtırlar
they steep
Past tense
daldırtdım
I steeped
daldırtdın
you steeped
daldırtdı
he/she/it steeped
daldırtdık
we steeped
daldırtdınız
you all steeped
daldırtdılar
they steeped
Future tense
daldırtacağım
I will steep
daldırtacaksın
you will steep
daldırtacak
he/she/it will steep
daldırtacağız
we will steep
daldırtacaksınız
you all will steep
daldırtacaklar
they will steep
Present continuous tense
daldırtıyorum
I am steeping
daldırtıyorsun
you are steeping
daldırtıyor
he/she/it is steeping
daldırtıyoruz
we are steeping
daldırtıyorsunuz
you all are steeping
daldırtıyorlar
they are steeping
Ben
Sen
O
Biz
Siz
Onlar
Past continuous tense
daldırtıyordum
I was steeping
daldırtıyordun
you were steeping
daldırtıyordu
he/she/it was steeping
daldırtıyorduk
we were steeping
daldırtıyordunuz
you all were steeping
daldırtıyorlardı
they were steeping
Present negative tense
daldırtmam
I do not steep
daldırtmazsın
you do not steep
daldırtmaz
he/she/it do not steep
daldırtmayız
we do not steep
daldırtmazsınız
you all do not steep
daldırtmazlar
they do not steep
Present continuous negative tense
daldırtmıyorum
I am not steeping
daldırtmıyorsun
you are not steeping
daldırtmıyor
he/she/it is not steeping
daldırtmıyoruz
we are not steeping
daldırtmıyorsunuz
you all are not steeping
daldırtmıyorlar
they are not steeping
Past negative tense
daldırtmadım
I did not steep
daldırtmadın
you did not steep
daldırtmadı
he/she/it did not steep
daldırtmadık
we did not steep
daldırtmadınız
you all did not steep
daldırtmadılar
they did not steep
Ben
Sen
O
Biz
Siz
Onlar
Past continuous negative tense
daldırtmıyordum
I was not steeping
daldırtmıyordun
you were not steeping
daldırtmıyordu
he/she/it was not steeping
daldırtmıyorduk
we were not steeping
daldırtmıyordunuz
you all were not steeping
daldırtmıyordular
they were not steeping
Future negative tense
daldırtmayacağım
I will not steep
daldırtmayacaksın
you will not steep
daldırtmayacak
he/she/it will not steep
daldırtmayacağız
we will not steep
daldırtmayacaksınız
you all will not steep
daldırtmayacaklar
they will not steep
Present interrogative tense
daldırtır mıyım?
do I steep?
daldırtır mısın?
do you steep?
daldırtır mı?
does he/she steep?
daldırtır mıyız?
do we steep?
daldırtır mısınız?
do you all steep?
daldırtırlar mı?
do they steep?
Present continuous interrogative tense
daldırtıyor muyum?
am I steeping?
daldırtıyor musun?
are you steeping?
daldırtıyor mu?
is he/she steeping?
daldırtıyor muyuz?
are we steeping?
daldırtıyor musunuz?
are you all steeping?
daldırtıyorlar mı?
are they steeping?
Ben
Sen
O
Biz
Siz
Onlar
Past interrogative tense
daldırtdım mı?
did I steep?
daldırtdın mı?
did you steep?
daldırtdı mı?
did he/she steep?
daldırtdık mı?
did we steep?
daldırtdınız mı?
did you all steep?
daldırtdılar mı?
did they steep?
Past continuous interrogative tense
daldırtıyor muydum?
was I steeping?
daldırtıyor muydun?
were you steeping?
daldırtıyor muydu?
was he/she steeping?
daldırtıyor muyduk?
were we steeping?
daldırtıyor muydunuz?
were you all steeping?
daldırtıyorlar mıydı?
were they steeping?
Future interrogative tense
daldırtacak mıyım?
will I steep?
daldırtacak mısın?
will you steep?
daldırtacak mı?
will he/she steep?
daldırtacak mıyız?
will we steep?
daldırtacak mısınız?
will you all steep?
daldırtacaklar mı?
will they steep?
Present negative interrogative tense
daldırtmaz mıyım?
do I not steep?
daldırtmaz mısın?
do you not steep?
daldırtmaz mı?
does he/she not steep?
daldırtmaz mıyız?
do we not steep?
daldırtmaz mısınız?
do you all not steep?
daldırtmazlar mı?
do they not steep?
Ben
Sen
O
Biz
Siz
Onlar
Present continuous negative interrogative tense
daldırtmıyor muyum?
am I not steeping?
daldırtmıyor musun?
are you not steeping?
daldırtmıyor mu?
is he/she not steeping?
daldırtmıyor muyuz?
are we not steeping?
daldırtmıyor musunuz?
are you all not steeping?
daldırtmıyorlar mı?
are they not steeping?
Past negative interrogative tense
daldırtmadım mı?
did I not steep?
daldırtmadın mı?
did you not steep?
daldırtmadı mı?
did he/she not steep?
daldırtmadık mı?
did we not steep?
daldırtmadınız mı?
did you all not steep?
daldırtmadılar mı?
did they not steep?
Past continuous negative interrogative tense
daldırtmıyor muydum?
was I not steeping?
daldırtmıyor muydun?
were you not steeping?
daldırtmıyor muydu?
was he/she not steeping?
daldırtmıyor muyduk?
were we not steeping?
daldırtmıyor muydunuz?
were you all not steeping?
daldırtmıyorlar mıydı?
were they not steeping?
Future negative interrogative tense
daldırtmayacak mıyım?
will I not steep?
daldırtmayacak mısın?
will you not steep?
daldırtmayacak mı?
will he/she not steep?
daldırtmayacak mıyız?
will we not steep?
daldırtmayacak mısınız?
will you all not steep?
daldırtmayacaklar mı?
will they not steep?

More Turkish verbs

Related

Not found
We have none.

Similar

Not found
We have none.

Similar but longer

Not found
We have none.

Random

çimdiklemek
pinch
çoraklaşmak
do
çorba içmeye çağırmak
call the soup
çökmek
kneel
daldırılmak
do
daldırmak
steep
dalga saymak
wave count
damarınıbulmak
do
damarıtutmak
do
damıtılmak
do

Other Turkish verbs with the meaning similar to 'steep':

None found.
Learning languages?