"o bacaklarımda uyurken onu bıçaklamak zorunda kalacağım"... güzel bebeği - "ve iğrenç lağım çukuruna atarım!" | "I'm going to have to stab him while he's sleeping in my arms" - that beautiful infant - "and shove him down a filthy cesspit!" |
- "Clara Wagner grubumuzun Syd Barrett'i beni bacağımdan bıçaklamak suçundan dolayı bugün tutuklandı. | 'Clara Wagner, our very own Syd Barrett, 'was arrested today and charged with assault after stabbing me in the leg. 'See link. |
- Ama kendini bıçaklamak, Angie- - Gerçekten. | - But stabbing yourself, Angie- |
- Bazen birini arkadan bıçaklamak, onunla en azından bir kere konuşulmuşsa daha kolay olabiliyor. | It's easier to backstab if you've had at least one conversation. She's smart and pretty. |
- Beni bıçaklamak hoşuna gidiyor. | - You just like stabbing me. |
"Karışık" dersen, yeniden uykuya daldığında seni bıçaklarım. | If you say complicated, I'm stabbing you in your sleep next time. |
'Ya beni izle ya da olduğun yerde bıçaklarım seni.' | "'Follow me, or I stab you where you stand! |
- O kapıyı açarsan, seni bıçaklarım. | - Open that door and I'll stab you. |
-Dene seni bıçaklarım | Yeah, try it and I'll stab you. Molly! |
Almak için gerekirse onu bıçaklarım. | Don't care if I have to stab her to get it. |
- Kendini savunabilir misin, yada arkadan mı bıçaklarsın Edmundo ? | Can you defend yourself, Edmond? Or do you stab only in the dark? |
- Neden bir adamı 30 kere bıçaklarsın? | - Why stab a guy 30 times? |
Bir gün sen bir adamın lastiğini bıçakla bir kaç hafta sonra onu bıçaklarsın. | One day you stab a guy's tire a few weeks later, you stab him. |
Kâr haneni artırmak için anneni bile sırtından bıçaklarsın. | You'd stab your own mother in the back to increase your bottom line. |
Neden birini kulağından beynine doğru bıçaklarsın? | Why would you stab someone through the ear into their brain? |
Amca, eniştesini bıçaklar ya da tam tersi olur | Uncle stabs his brother-in-law And vice versa |
Bir kurabiye yiyip kızı 8 defa bıçaklar. | He eats a doughnut... ...thenstabsher 8times. |
Bu arada da, şu fransız sosyopat Mike'ı ve beni öldüresiye bıçaklar. | In the meantime, this french sociopath stabs me and mike to death. |
Dövmeli Çocuk son nefesinde Yamyam'ı bıçaklar. | In his final moment,tattoo boy stabs the cannibal. |
Evet, kim birini küt bir aletle bıçaklar ki? | Yeah, who stabs someone with a blunt instrument? |
Allah'a yemin olsun, seni bıçaklayacağım! | I swear to God, I will stab you! |
Evet, bir gün seni bıçaklayacağım. | Yeah, I will stab you one day. |
Seni bıçaklayacağım! | l will stab you! |
"20 yıllık kocamı bir mektup açacağı ile bıçakladım" olmaz | Murderers, not "I stabbed my husband of 20 years with a letter opener" |
"En iyi arkadaşındım ama ama arkandan bıçakladım." | I was your best friend, but I stabbed you in the back"? |
# Sonra onu vurdum, bıçakladım ve tüm altınını çaldım # | (guitar playing) ♪ Then I shot him and stabbed him and stole all his gold ♪ |
'Ufak bir kapışma oldu,... ..sonra onu göğsünden bir kere bıçakladım, ve öldü.' | So, we had a little fight, and I stabbed him in the chest once, and he died. |
- Hayır, onu bıçakladım. | No, I stabbed her. |