- Ben buna "Çitleri boyamak" derim! | - I call this "painting the fence." |
- Bir eve sahip olmak ve onu boyamak. Ben çirkin bir esmerim. Okulu bırakmak ve güzel bebeklerimin olmasını istiyorum. | -To paint a house, have a house l'm an ugly brunette l'd like to leave school and have fine babies l'm not sure who l am, but l love reading books |
- Boyayacaktım ama Sid illa boyamak istiyordu. | - Sid absolutely wanted to paint it. |
- Geçen gün kediyi boyamak istedi. | - The other day, she wanted to paint the cat. |
- Herşeyi tekrar boyamak zorunda kaldım. | - I had to paint everything. |
- Boyarız. - "Ben boyarım." demek istedin herhalde. | - We can paint it. - You mean I can paint it. |
- Burada durursan, seni de boyarım. | - If you stay there, I can paint you too. |
- İstediğim kişiyi boyarım. | - I can paint anybody I want to. |
-19,95 dolara her arabayı boyarım. | - I'll paint any car for $19.95. |
Alan, ikimizin arasında ne hayal ettiğini bilimiyorum, ...eğer Herb'e bir şey söylersen, ...yemin ederim ağzına bir silah dayarım ve duvarları beyninle boyarım. | I swear to God I'll put a gun in your mouth and paint these walls with your brains. |
- Evet, çivi çakar, duvar boyarsın-- daha eğlencelisi bulunmaz. | - Yeah, nail stuff, paint rocks-- couldn't be less gay. |
Adam, kapıyı boyarken camın üzerine bant geçmeyi unutma, yoksa camı da boyarsın. | Oh. Adam, when you paint the door, make sure that you put tape on the glass, or you'll get paint on it. |
Ama benimkini boyarsın değil mi? | But you'll paint mine, right? |
Babanı bulduğunda sen de diğer gözünü boyarsın. | And you can paint in the other eye when you find your father. |
Baş harfler yanlış yazılmış, ama sen üzerini boyarsın. | It's got one wrong initial, but you can paint over it. |
- Ve çitleri boyar. | -And he paints fences. |
-Abim evleri boyar..iyidir de Jamie tanıyor 5.30 a geliyor..harika..hem iyleştirir de. | Oh, you should hire my brother. He paints apartments. He`s really good. |
-Kabukları alır ve boyar. | - Takes, like, the plain shells and, you know, paints ´em. |
Amy her bahar boyar onları. | I mean, Amy paints them every spring. |
Benim karım Sudha, sevgi renkleriyle bu sehpaları boyar | My wife Sudha paints these easels with the colors of love |
"2. Çocuk odasını boya." Çocuk odasını boyadım! | Nursery's painted! |
"Kollarını bayrağımızın rengiyle boyadım... | "I painted your arms the colours of our flag, |
- Bunu ben boyadım. | - I painted that. |
- Kaç defa evine gelip daireni boyadım? - 3! | How many times have I come over and painted your apartment? |
- Tavanı yeni boyadım! | I just painted that ceiling! |
Bu odayı kırmızıya boyayacağım. | I will paint this room red. |
Bunun üzerini bıkıp usanmadan her gün boyayacağım. | I will paint over this again and again day in and day out. |
Bunun üzerini tekrar tekrar boyayacağım. | I will paint over this again and again and again. |
Lanet yatak odanı boyayacağım, olur mu? | I will, I will paint your friggin' bedroom, okay? |
Seninle, Seni içindeki güzellik ve gerçekliği çıkarmak için boyayacağım. | With you, I will paint you to bring out your beauty and your truth. |