Bağırmak (to yell) conjugation

Turkish
30 examples

Conjugation of eiti

Ben
Sen
O
Present tense
bağırırım
I yell
bağırırsın
you yell
bağırır
he/she/it yells
Future tense
bağıracağım
I will yell
-
-
Past tense
bağırdım
I yelled
-
-
Present continuous tense
bağırıyorum
I am yelling
-
-

Examples of bağırmak

Example in TurkishTranslation in English
"Alem buysa kral benim" diye bağırmak istiyorum.I wanna yell "I'm king of the world!"
"Babam bir göt yalayıcısıdır." diye bağırmak istiyorum!I want to yell that my father is an arse-licker !
"İmdat" diye bağırmak zorunda mıyım?Do I have to yell "suwee"?
- Ama seni kırmak, sana bağırmak ya da kendini kötü hissetmene neden olmak istememiştim.- But I didn't mean to upset you and yell at you and make you feel bad, I'm really sorry, hon.
- Avazım çıktığı kadar "imdat" diye bağırmak.I yell "Help" as loud as I can.
- "Kes" diye ben bağırırım. - Artık değil!I yell "cut." Not anymore you don't!
- Canım kime isterse ona bağırırım!I'll yell at whoever I want!
- Kime istersem ona bağırırım!- I'll yell at whoever I want to yell at!
- O zaman istersem bağırırım.I'll yell all I want then!
- Timber diye bağırırım.- I'll yell timber.
"Bütün borçları ödedim." Nasıl bana bağırırsın gibi demesi gerekmez mi?"I repaid all the debts." How could I not yell when he says that? !
- Sonra bize bağırırsın.- Then you yell at us.
-Haksız olduğunu düşündüğünde hep bağırırsın.You yell when you're wrong.
Acı çekiyorsan bağırırsın.You yell if you're in pain.
Araba kullanmaya gelince sabırsızsın. Diğer şoförlere bağırırsın. Sanki seni duyabilirlermiş gibi.As for driving, you have no patience, you yell at other drivers like they can hear you, you use the horn liberally...
"Ateş!" diye bağırır ama meğer adam ateşten korkuyormuş.He yells " Fire! ' but actually he's afraid of fire...
* gecenin bir yarısı telefon çalar * * babam bağırır * * hayatında neler yapacaksın?* the phone rings in the middle of the night * * my father yells * * "what you gonna do with your life?" *
- Annen sana hep bağırır.Your mom always yells at you.
- Büyükannem bağırır, büyükbabam içer.- Grandma yells, Grandpa drinks.
- Evet. Her gece saat tam dokuzda banyo diye bağırır ve şalını o kancaya asar.Every night around nine o'clock, she yells "Bath"
Bir daha tehlikeli bir durum olursa, dikkat et diye bağıracağım.Let's do this. Next time it's dangerous, I will yell... Flies!
Ve en iyi halinizin 10 katı bile öyle kötü olacak ki size bağıracağım.Won't be good enough. And ten times your best will be so bad, I will yell at you.
Şimdi ağzımı açıp iyice bağıracağım.I will get my mouth to open right now, and I will yell.
"Bu yüzden bağırdım...""That's why I yelled..."
"Fore" diye bağırdım aptal herif.Well, I yelled "fore," you idiot.
"Silahım var", diye bağırdım.I yelled, "I have a gun. "
"Sıhhiye... Sıhhiye" diye bağırdım bir kaç kere. Çocuk çıkaramadı kafasını.I yelled to the Paramedic a couple of times but he could not raise his head up.
"Yangın var!" diye bağırdım.I yelled "Fire !"...
- Tanrım, yine bağırıyorum, değil mi?- Oh, God, I was yelling again.
Ben bağırıyorum diye bağırdı. Cody de arada kaldı, o da vurdu ona.He yelled 'cause I was yelling, and Cody came between us, and he hit her.

More Turkish verbs

Related

Not found
We have none.

Similar

bağdamak
bad
batırmak
immerse
çığırmak
ground

Similar but longer

bağırışmak
do

Other Turkish verbs with the meaning similar to 'yell':

None found.
Learning languages?