Example in Turkish | Translation in English |
---|---|
Ben de hep, bilirsin, insanları farklı yerlere götürmeye çabaladım, görmelerini sağlamaya çalıştım anlarsın ya yaptığım şey buydu ve abilerim beni oldukça etkiledi Slick Rick mesela, anladın mı? | So I just always tried to, you know, take people somewhere and make 'em see, you know, what I am doing, man, and a lot of that come from brothers like slick rick, too, you know what I mean? |
Ya abilerim, sizi mi kıracağım? | Now would I let you down? |
Şehre, ağır abiler geliyormuş ve sen eğer onu teslim etmezsen... | This doesn't sound good, Mike. I mean, the big boys are coming into town, and if we don't hand him over... |