Get a Turkish Tutor
to call
"Cadılar gök gürültüsünü çağırmak için ellerini suyun üzerine koyarlarmış..."
"...that when witches call for thunder, they put their hands in the water..."
"Mızrabı tele vurdunuz mu beni çağırmak için?"
"Did you rap a string instrument to call me?"
"Onu çağırmak boştur"...
"And it's all in vain to call it...
"Ve sopa çekirgelerinden korkmayan bir gönüllü çağırmak zorunda kaldılar!"
I may have to call for a volunteer who is not frightened of stick insects.
'Diğer seçenek, onları eve çağırmak.'
'Next option, calling them home.'
"Buradan git yoksa polis çağırırım!"
"Go away or I'll call the police."
"Doğanın şahaseri" onu böyle çağırırım.
"Nature's masterpiece", I call her.
"Siz veletler ön bahçemden uzak durun yoksa polis çağırırım!"
"You kids get out of my front yard..." "or I'm calling the police!"
"Ya defolur gidersin, ya da güvenliği çağırırım." dedi.
Take a hike, or I'm gonna call security".
"Çaresiz kalınca Çinli bir telekız çağırırım...
"When my back's against the wall, I order a chink call-girl...
- Belki sen de bazı arkadaşlarını çağırırsın, olur mu? - Olur.
- Maybe call some of your friends?
- Bizi çağırırsın... - Frank Gallagher!
You call to us-- Frank Gallagher!
- Bizi çağırırsın...
- You call to us-- -MAN ON BULLHORN:
- Dokunursam ambulans çağırırsın.
- If I touch you, you'll call an ambulance.
- Göte gelir, beni çağırırsın.
- You get on the horn, and you call me.
"Beni çağırır" "Dert dolu dünyaya" "Ve beni getirir"
* that calls me from * a world of care * * and bids me at * * my father's throne * * make all my wants * * and wishes known * * in seasons of * * distress and grief *
"Bir bağ gibi, çağırır onu bu şey."
"It calls them as relationship."
"Kalp çağırır."
"The heart calls out."
- Akıllı adam polis çağırır.
- Smart man calls the cops.
- Bana hep taksi çağırır.
Oh yeah, no. He always calls me a cab.
"Ben, Tanrı olarak, seni doğrulukla çağırdım."
I, the Lord, have called you in righteousness
"Max Blum, bugün seni buraya çağırdım, çünkü bilmeni istiyorum ki..."
"Max Blum, I called you here today because I want you to know..."
"Olay olur olmaz hemen ambulans çağırdım ama artık çok geçti."
"As soon as it happened I called an ambulance, but it was too late."
"Penny Hartz, bugün seni buraya çağırdım, çünkü bilmeni istiyorum ki davranışların beni, aşağıdaki şekillerde..."
- "You always--" - "Penny Hartz, I called you here today because I want you to know..." "your, uh, your behavior has affect--"
* Ayaklarından zincirleyip tatil arkadaşlarımı çağırdım *
Chained them up and called my holiday friends
- Ambulans çağıracağım.
- I will call an ambulance.
- Bayım, polis çağıracağım.
- Sir, I will call the police.
- Georges'u hemen yakalamaları için bir ekip çağıracağım. - Tamam.
~ I will call a team to pick up Georges right now. ~ Yeah.
- Hemen bırak yoksa güvenliği çağıracağım!
- Leave it or I will call Security!
- Sana bir ambulans çağırıyorum.
- All right, I am calling an ambulance for you.
Ağaçtan şimdi özür dileyeceksin, yoksa hemen destek çağırıyorum.
Apologize to the tree now, or I am calling for backup.
Ben insanları ışığa çağırıyorum saydamlığa çağırıyorum tüm sırların bittiği ana çağırıyorum.
I am calling for light, for transparency, an end to secrets.
Dışarıdan yardım çağırıyorum - Pembe Panter'i geçen sefer bulan ünlü Fransız dedektif.
I am calling outside help - the famous French detective who recovered the Pink Panther the last time.
Gurur duyduğum bir tanecik oğlum Emrah'ı buraya çağırıyorum.
I am calling my one and only respectful son Emrah here.