"Ben kimseyi sırtından vurmam" deyince... | "I don't sboot anybody in tbe back." |
"Bir dalkavuk diğerlerinin sırtından geçinir bu ders hiç şüphesiz peynire değer." | "A flatterer lives at the expense of others, "this lesson is worth a cheese no doubt." |
"Biz kadınlar aynı iş için erkeklerden daha az ücret almayacağımız ve kocalarımızın sırtından geçinmeyeceğimiz bir gün için mücadele ediyoruz." "Ücreti olmayan ama toplumsal olarak önemli bir iş olan ev işlerini yürütüyoruz." | "We women fight for the time when we no longer will get less pay than a man for the same work... no longer live off our men, do unpaid yet socially essential housework." |
(Doc Ewing) bir vagon almak ve sırtından uzandı. | (Doc Ewing) Get a wagon and lay him down in back. |
- Asla müşterek avukatını sırtından bıçaklama! - Ama jüriyi görmedin. | You don't undercut your co-counsel! |